17 May 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Ordu’da cami cemaatının yıllardır oturduğu taşın, Roma İmparatoru III. Gordianus dönemi bir mil taşı olduğu ortaya çıktı

Ordu’nun Fatsa ilçesinde , Roma İmparatoru III. Gordianus (MS 239) dönemine ait mil taşı bulundu.

1800 yıllık mil taşının, uzun yıllar cami cemaati ve vatandaşlar tarafından oturma yeri olarak kullanıldığı belirlendi.

Olay, Fatsa Cahit Zarifoğlu Lisesi edebiyat öğretmeni Aydın Bal’ın ihbarı sonucu ortaya çıktı.

Fatsa Belediyesi Kültür Müdürü Cevat Erbil ve Ordu Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Seçkin Evcim, taşın Roma dönemine ait bir mil taşı olduğunu tespit etti.

Ordu'da cami cemaatının yıllardır oturduğu taşın, Roma İmparatoru III. Gordianus dönemi bir mil taşı olduğu ortaya çıktı
Fotoğraf: DHA

Taş üzerindeki yazıt, Marmara Üniversitesi’nden epigrafi ve dilbilim uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Sami Öztürk tarafından çevirisi yapıldı . Taş yazıtta, imparatorun adının onurlandırıldığı ve bu yolun imparator tarafından yeniden inşa edildiği görülmüştür.

Doç. Dr. Seçkin Evcim, taşın Roma döneminde Bolaman-Yalıköy arasında doğal liman yolu yapımı için dikildiğini düşündüklerini belirterek, “Bu yolun ikinci milinde bulunan taş, Bolaman-Yalıköy arasında doğal liman yolu yapımı için dikilmiş. Maalesef taş orijinal yerinde değilmiş; 1970’li yıllarda caminin temeli atılırken bulunmuş ve daha sonra yana yatırılarak oturma yeri olarak kullanılmış.” dedi.

Ordu'da cami cemaatının yıllardır oturduğu taşın, Roma İmparatoru III. Gordianus dönemi bir mil taşı olduğu ortaya çıktı
Fotoğraf: DHA

Antik Dünyanın Önemli Taşları: Roma Mil Taşları

“Milliarium” olarak bilinen Roma mil taşları, Roma İmparatorluğu’nun geniş yol ağı boyunca önemli işaretler olarak hizmet ediyordu. Bu taş işaretler, en yakın kasabaya veya şehre olan mesafeyi gösteriyordu ve gezginlerin geniş ve karmaşık Roma yolları sisteminde yollarını bulmalarına yardımcı oluyordu.

Genellikle bir Roma mili (yaklaşık 1.480 metre veya 4.850 fit) aralıklarla yerleştirilen bu kilometre taşlarına, bir sonraki varış noktasına olan mesafe, yolun adı ve bazen de imparatorun veya yolu inşa ettiren yetkilinin adı gibi bilgiler yazılırdı.

İstanbul’daki Sultan Ahmet meydanındaki Roma mil taşı. Fotoğraf: Wikipedia

Mil taşları yalnızca seyahat ve ticareti kolaylaştırmakla kalmadı, aynı zamanda vergilendirme ve askeri lojistik için mesafeleri ölçmenin bir yolu olarak imparatorluğun yönetiminde de rol oynadı. Bu mil taşlarının çoğu günümüze ulaşmış olup antik Roma’nın mühendisliği, kültürü ve tarihi hakkında değerli içgörüler sunmaktadır.

Genel olarak Roma dönüm noktaları, Roma altyapısının gelişmişliğinin ve antik dünyanın bağlantısı üzerindeki etkisinin bir kanıtıdır.

Mil Taşlarının Özellikleri

Genellikle dayanıklı ve işlenebilir olması nedeniyle mermerden yapılırlardı.

Üzerlerine Roma’ya olan yolun uzaklığı, imparatorun adı, yolun yapım veya onarım tarihi gibi bilgiler kazınmıştı.

Bazı mil taşlarının üzerinde imparatorun portresi veya yol tanrısı sayılan Merkür’ün heykeli gibi semboller yer alıyordu.

Dikdörtgen veya silindirik olabilirler.

Banner
Benzer Yazılar

Karnataka’da Bir Kuyuda Vishnumurthy’nin İdolü Bulundu

1 Mart 2021

1 Mart 2021

Hindistan’ın Karnataka eyaletinde yıkılmış bir Udupi tapınağı yakınlarında bir kuyu içerisine atılmış tanrı Vishnumurthy’ a ait bir heykel bulundu. Tanrı...

Vahiy Kitabı ile büyü tabletleri arasında benzerlikler bulundu

11 Şubat 2023

11 Şubat 2023

Johannes Gutenberg Üniversitesi Mainz’dan (JGU) Dr. Michael Hölscher başkanlığındaki bir araştırma projesi, vahiy kitabının büyü tabletleri ile benzer bazı ifadelere...

Afrika’da karşılaşılan en eski dinozor “Mbiresaurus raathi”

3 Eylül 2022

3 Eylül 2022

Afrika’da şimdiye kadar bilinen en eski dinozor iskeleti bulundu. Dinozora “Mbiresaurus raathi” adı verildi. Kafatasının bir kısmının eksik olduğu görülen...

KIŠIB: 80 bin Mezopotamya mühründen dijital bir arşiv oluşturuluyor

20 Aralık 2024

20 Aralık 2024

Önümüzdeki 16 yıl boyunca, Berlin’deki Yakın Doğu Arkeolojisi Enstitüsü (Freie Universität Berlin) ve Ludwig-Maximilians-Universität München (LMU Münih) araştırma ekibi, eski...

Sanxingdui Harabeleri’ndeki yeni keşifler, antik Çin’in yaratıcı yeteneğini gösteriyor.

9 Eylül 2021

9 Eylül 2021

Çinli arkeologlar Perşembe günü Çin’in güneybatısındaki Sichuan Eyaletindeki Sanxingdui Harabeleri bölgesinde 3, 4, 7 ve 8 numaralı çukurlardan yeni önemli...

Kız Kulesi Anıt Müze Olarak Ziyarete Açılacak

9 Eylül 2022

9 Eylül 2022

Kız Kulesi restorasyon çalışmalarını inceleyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, restorasyon çalışmalarının yıl sonuna kadar bitirilmesini hedeflediklerini söyledi....

30 bin yıl önce Sibirya’dan başlayan göç Göbeklitepe’yi şekillendirmiş olabilir

24 Haziran 2022

24 Haziran 2022

Neolitik tarihinin başlangıç noktasını M. Ö. 10 binlere çeken Göbeklitepe kültürünün şekillenmesinde 30 bin yıl önce Sibirya’dan başlayan göç dalgasının...

Assos kazılarında 1300 yıllık bebek ayak izi

3 Eylül 2021

3 Eylül 2021

1300 yıl önce bir bebek ekmek pişirme fırını yapmak için hazırlanan pişmiş tuğlalara bastı. Bebek yeni yürüme döneminde olmalı ki...

İskoçya’da Bulunan Cursus Anıtı Neolitik Dönemin Katedrali Olarak Adlandırıldı

20 Ocak 2021

20 Ocak 2021

Arran Adası’ndaki Tormore’da bir kilometreden daha uzun olan bir Cursus anıtının keşfi, İskoçya’daki Neolitik tarihin genellikle doğu kıyısıyla ilişkilendirilen bu...

Korku Mağarası’nda Yeni Ölü Deniz Parşömenleri Bulundu

16 Mart 2021

16 Mart 2021

İsrail’de Korku Mağarası’nda tarihlenen en eski ölü deniz parşömenleri bulundu. İsrailli arkeologların keşfettikleri ölü deniz parşömenler yaklaşık 2000 yılına tarihlendi....

Arkeolog, İrlanda’daki kısmen batık bir yapının tarih öncesi bir mezar olduğunu söylüyor

25 Ekim 2022

25 Ekim 2022

Yeni araştırmalar, yıllar önce Güney İrlanda’daki küçük Rostellan köyünün kuzeyinde, Rostellan Ormanı’ndaki Cork Limanı’nın doğu kıyısında bulunan yapının tarih öncesi...

Orta Asya’da ilk defa bir Boğa Jeoglifi Keşfedildi

29 Eylül 2021

29 Eylül 2021

Rusya Bilimler Akademisi Maddi Kültür Tarihi Enstitüsü (IIMK RAS) ve LLC Krasnoyarsk Geoarchaeology’den arkeologlar, Rusya’nın Moğolistan sınırına yakın, Tuva Cumhuriyeti’ndeki...

Pompeii kazılarında kölelerin ve eşeklerin acımasızca çalıştırıldığı değirmen ortaya çıkarıldı

9 Aralık 2023

9 Aralık 2023

Vezüv yanardağının yerle bir ettiği (MS 79) Roma kenti Pompeii’de devam eden kazılarda kölelerin ve eşeklerin acımasız bir şekilde çalıştırıldıkları...

Laos’ta bir mağarada 130 bin yıllık Denisova insanı dişi keşfedildi

18 Mayıs 2022

18 Mayıs 2022

İnsan tarihi ile ilgili karanlık noktalar yeni buluntularla aydınlanmaya devam ediyor. Güneydoğu Asya ülkesi Laos’ta bir mağarada 130 bin yıllık...

Yeni bir araştırma; genler dillerin çeşitliliğinde her zaman baş rol oynamıyor

24 Kasım 2022

24 Kasım 2022

Dünya üzerinde 7.000’den fazla dil konuşulmaktadır. Bu dilsel çeşitlilik, biyolojik özellikler gibi, genler aracılığı ile nesilden nesile aktarılır. Charles Darwin’in...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]