25 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Murat Tepe Kazılarında Urartu Dönemi Ünik Eserler Bulundu

Bingöl il sınırları içerisinde yer alan Kalehan 2 Baraj sularının altında kalan Murat Höyük ve Murat Tepe’de gerçekleştirilen kurtarma kazılarında Urartu medeniyete ait ünik eserler ortaya çıkarıldı.

4 kültür tabakası Bizans, Geç Tunç Çağı, Urartu ve Erken Tunç Çağı dönemlerine rastlanan Bingöl ili Solhan ilçesinde bulunan Murat Höyük kurtarma kazılarında bu dönemlere ait seramik, çini, alçı kabartma, ok ucu, hayvan figürleri, çeşitli dokuma, tarım, mutfak ve ev eşyası, kemik eşyalar, tıbbi alet, sikke gibi tarihi eserlerin parçalarından oluşan binlerce obje bulundu.

Murat Tepe kazılarında ele geçen Urartu dönemine bir iskeletin yer aldığı mezar buluntusundan çıkarılan yılan başlı bilezik ve bitkisel motifli kemer parçası, çocuklara süt vermek için kullanıldığı tahmin edilen emzik heyecan yaratmanın yanında bölgenin tarihini 4500 yıl geriye götürdü.

Murat Höyük ve Murat Tepe kurtarma kazılarını 158 kişilik bir ekip ile yürüten kazı başkanı Elazığ Müze Müdürü Ziya Kılınç, AA muhabirine, Kalehan-2 Barajı havzasında HES projesi kapsamında tescilli kültür varlığı bulunmasından dolayı 2018’de Murat Tepe’de kurtarma kazısı başlattıklarını anımsattı. Kazıda, gözetleme amaçlı kullanılan Urartu dönemi askeri bir karargah olduğunu belirlediklerini ifade eden Kılınç, “7 aylık bir çalışma sonucunda gözetleme kulesinin duvarları, yapısı, avlusu ve avludan odalara açılan bölümler tamamen gün yüzüne çıkarıldı. Burada yaptığımız çalışmalar sonucunda asıl yerleşim yerinin bu askeri karargahın 200 metre güney kısmında yer alan Murat Höyük olduğunu belirledik” dedi.

Murat Tepe’de ünik eserler ortaya çıkarıldı

Ziya Kılınç, kazıda 4 farklı kültür katmanı tespit ettiklerini, en üst katmanda Bizans, 2. katmanda Geç Demir Çağı, 3. katmanda Urartu dönemi ve en alt katmanda ise MÖ 2500’e kadar uzanan Erken Tunç Çağı’na ait izlere rastladıklarını söyledi.

Eser yoğunluğunun daha çok Urartu dönemine ait olduğunu ve eserlerin yaklaşık 4 bin 500 bin yıllık tarihe ışık tuttuğunu aktaran Kılınç, şöyle devam etti:

“Murat Tepe’de mezar buluntusuyla karşılaştık ve bu Urartu dönemine ait bir mezardı. Çünkü gerek yılan başlı kol bileziği gerekse bir kemer parçasındaki motifler Urartu dönemine aitti. Bunlar ünik sayabileceğimiz eserler, Murat Höyük’deki kazıda ise emzik olabileceğini düşündüğümüz çocuklara süt vermek için kullanılan minyatür kaplara rastladık. Bir seramik parçası içerisinde kömürleşmiş buğday tanelerine rastladık. Bunları analiz için TÜBİTAK’a gönderdik, MÖ 9. yüzyıla tarihlendirildi, biz de genel bir görüşle Urartu dönemine tarihlendirdik.”

Bingöl Murat Höyük ve Murat Tepe kazılarında çıkarılan çanak çömlek

236 envanterlik eser su altında kalmaktan kurtarıldı

Kazılarda yoğunlukta metal, kemik, cam, ahşap ve pişmiş topraktan yapılmış eşyaların parçalarından oluşan binlerce obje bulduklarını anlatan Kılınç, bu eşyaların zaman içerisinde tahrip olmasından dolayı tüm halde çok az sayıda eser bulabildiklerini dile getirdi. Kılınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Kazıda, toplam 236 envanterlik eser yani tümlenmiş, ne olduğu bilinen eser su altında kalmaktan kurtarıldı. Bunlar emaneten Elazığ Müzesi’nde duruyor. İleride Tunceli Müzesi gibi Bingöl’de de müze açıldığı zaman nasıl Tunceli’nin eserlerini iade ettiysek bunları da ait olduğu topraklara Bingöl’e göndereceğiz. Bazılarının restorasyonu tamamladık.”

Eserler 2 kitapta toplandı

Murat Tepe ve Murat Höyük’te yapılan çalışmanın Bingöl’ün tarihindeki ilk kapsamlı arkeolojik kazı olduğunu ifade eden Kılınç, büyük özveriyle yapılan bu çalışmayı ölümsüzleştirmek için Murat Höyük ve Murat Tepe adını verdikleri iki kitap hazırladıklarını bildirdi. Kılınç, şunları kaydetti:

“Yaptığımız çalışmaları tek tek resmederek bulduğumuz buluntular ayrıca kitaba işlendi, mimari yapının çizimleri yapıldı. Yetkili firma ve müze uzmanlarının yaptığı çalışmalar doğrultusunda Fırat Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Abdulkadir Özdemir’in de gözetiminde kitap haline dönüştürdük ve yaptığımız çalışmanın ölümsüzleştirilmesi projesi gerçekleşti.”

Banner
Benzer Yazılar

Polonyalı arkeologlar, Roma lejyoner kampında antik bir “buzdolabı” keşfettiler

30 Eylül 2022

30 Eylül 2022

Polonyalı arkeologlar, Novae’deki (Bulgaristan) Roma lejyoner kampındaki kazılar sırasında antik “buzdolabı” olarak tanımlanabilecek yiyecekleri depolamak için kullanılan seramik plakalardan yapılmış...

Norveç’in Arendal kıyılarında keşfedilen gizemli balta

26 Temmuz 2021

26 Temmuz 2021

Araştırmacılar, Arendal kıyılarında, Norveç arkeolojisi için bir ilk olabilecek bulgu keşfettiler. Arendal yakınlarında 12 metre derinlikte, araştırmacıların Tunç Çağı’na ait...

İran’da dokuz çocuğa ait 3.000 yıllık iskeletler keşfedildi

30 Nisan 2023

30 Nisan 2023

Tahran Üniversitesi’nden arkeologlar, İran’ın orta batısındaki Qazvin eyaletinin Segzabad bölgesinde bulunan eski bir mezarlıkta yaptığı kazılarda 3.000 yıl öncesine ait...

İthaka’da Odysseus’a Adanmış Kült Alanı Ortaya Çıkarıldı

16 Haziran 2025

16 Haziran 2025

Yunanistan’ın İthaka adasında sürdürülen arkeolojik kazılarda, antik dönemin efsanevi kahramanı Odysseus’a adanmış kutsal bir kült alanı gün yüzüne çıkarıldı. Agios...

Tarihte “Suda Doğum” ilk olarak Ani Örenyeri’nde uygulanmış olabilir

7 Eylül 2022

7 Eylül 2022

Dünya da son 30 yıldan bu yana büyük ilgi gören “suda doğum” uygulaması bebeğin dünya ile adaptasyonunu hızlandırmayı amaçlıyor. Uygulama...

Tarihin En Acımasız Türk ve Kadın Düşmanı ve Onun Şatosu

19 Aralık 2020

19 Aralık 2020

Acımasızlık, kan ve vahşetin esiri olmuş hükümdarlar tarihin her döneminde olagelmiştir. Yaptığı acımasız ve zalim işkenceler ile adı hiç silinmeyen,...

Hırvat Kıyılarında 6 Bin Yıllık Ada Yerleşimi Bulundu

25 Haziran 2021

25 Haziran 2021

Uydu görüntüleri, Hırvat kıyılarında 6 bin yıllık bir ada yerleşimini ortaya çıkardı. Zadar Üniversitesi’nde profesör olan arkeolog Mate Parica ,...

Kleopatra’nın Mezarı Bulundu mu?

2 Şubat 2021

2 Şubat 2021

Kadim medeniyetlerde az da olsa güçlü kadın yöneticiler olmuştur. Bu güçlü yönetici kadınlardan birisi de, Mısır’ın son Kraliçesi Kleopatra‘dır. Mısır’ın...

Altay’dan gelen genetik veriler, bölgede daha önce bilinmeyen insan topluluğunun varlığını gösteriyor

12 Ocak 2023

12 Ocak 2023

Altay’dan elde edilen genetik veriler daha önce bilinmeyen yaklaşık 7500 yıllık yeni bir insan topluluğunun keşfedilmesini sağladı. Çalışma, Sibirya ve...

Anadolu’da Türk İzleri 4.000 Yıllık Bir Geçmişe Sahip Olabilir

6 Haziran 2021

6 Haziran 2021

İnsan doğduğu Afrika’dan büyük olasılıkla değişen iklim ve beraberinde gelen yiyecek, içecek ve barınma sorunları nedeniyle göç etmeye başladı. Afrika...

“Atiye” Göbeklitepe’nin Tanıtımına Yardımcı Oluyor

27 Haziran 2021

27 Haziran 2021

Netflix’in orjinal Türk dizisi Atiye, UNESCO Miras Listesi’nde yer alan insanlık ortak tarihi Göbeklitepe’nin tanıtımını dünyaya yapıyor. Netflix’in orjinal dizileri...

Suudi Arabistan’ın kuzey kesiminde 200.000 yıllık el baltası keşfedildi

6 Kasım 2023

6 Kasım 2023

Suudi Arabistan AlUla Kraliyet Komisyonu (RCU), AlUla Valiliği’ndeki Qurh alanındaki arkeolojik kazı ekiplerinin 200.000 yıldan daha eski olduğu tahmin edilen...

Myrleia-Apemeia Antik Kenti’nin teras duvarları ortaya çıkarıldı

5 Aralık 2022

5 Aralık 2022

Bursa’nın Mudanya ilçesinde yer alan Myrleia-Apemeia Antik Kenti’nde yürütülen kazı çalışmalarında kentin üst villa yapılarına ait teras duvarları ortaya çıkarıldı....

Antik Çağlardan Günümüze “Domuz”

17 Mart 2021

17 Mart 2021

Domuz İslamiyette  haram edilen hayvanlardan biri olduğu için Müslümanlar için yiyecek statüsünde görülmez. Ama tarihte uzunca bir müddet geriye doğru...

Türkçe, Korece, Moğolca ve Japonca 9.000 yıl önce yaşayan çiftçilerde izlendi

11 Kasım 2021

11 Kasım 2021

İletişim aracı dilin nasıl ve ne zaman ortaya çıktığına dair kesin bir bilgiye sahip değiliz. İnsanın ilk atasının, işaretler ve...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]