21 March 2023 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Antik Mısır’ın Kutsal Kedileri

Kediler bütün dünyada en çok beslenen evcil hayvanlardan biridir. Her mecrada sevildikleri gibi günümüzde de internet ortamının kahramanı durumundadırlar. Ne kadar yıldır bizlerle birlikte olduklarını bilemesek te bunun en az insanlığın tarihi kadar geriye gittiğini biliyoruz.

Tarih öncesi çağların kutsal hayvanı olan kedilerin Orta çağ döneminde isimleri biraz lekelense de devamında ki yüzyıllarda yine insanlığın “en sevdiği” olmaya devam etmiştir. Hala insanlar için kedimi köpek mi sorusu gündeme gelmektedir.

Bizde kedi severler için kedilerin en güzel zamanlarına Antik Mısır dönemine geri gidip küçük bir araştırma derledik.

Araştırmacılar tarih öncesi dönemler de kedi iskeleti kedi kafatası gibi bulgular ile karşılaşmışlardır. Tunç çağı döneminde bu bulgularda artış olmuştur. Günümüzde kedilerin Kuzey Afrika kökenli olduklarını artık biliyoruz. Ama tarih öncesi dönemlerde bile kediler Anadolu’dan İndus vadisine kadar her yerde görülmektelerdi.

İlginçtir ki kedilere kutsallıkta dahil bir çok misyon ekleyen Mısır’da tarihöncesi dönemden, hatta Eski Krallık Dönemi’nden (M.Ö. 2686-2118) günümüze kalan kedi kalıntısı yoktur. Evcil kedilerin eski Mısır sanatında resmedilmesi ise yaklaşık olarak M.Ö. 2000 yılından itibarendir. Böylece, evcil kedinin tarihini günümüzden 4 binyıl öncesine götürmek mümkündür .

Peki kediler Mısır’da nasıl bu kadar kıymetli efendiler haline gelmiş acaba?

Kediler tabiatları itibariyle sürüngen ve kemirgenleri avlamaya doğuştan yeteneklidirler. Doğal olarak yerleşik hayata geçip tarım yapan insanlar için hububat stokları çok değerliydi. Hububatları her türlü kemirgenden koruyan bu sevimli hayvanları dost olarak kabul etmeleri zor olmamıştır.

Eski Mısırlıların kedi sevgisi, kemirgenleri yakalama becerilerinin takdir edilmesinden, onları kutsal yaratıklar olarak görmeye kadar gelişti.

Antik Mısır’da yaygın bir inanış olan animizm yani tanrısal ruh, doğanın tümünü kapsıyordu. Bu nedenle Antik Mısırlılar, doğrudan kedinin kendisine değil onda var olduğuna inandıkları tanrısal güce tapıyorlardı.

Kediler ilk defa su kuşlarını avlamak için Mö.2500 yılında evcilleştirilmiş. Öyle ki bir çok Mısır sanatı resimde avcılarla birlikte resmedilmiş. Bu resimlerin tarihi de Mö. 3000 kadar gitmekte.

Mısır’da erkek kedi, güneş tanrısı ile özdeşleştirilirdi. M.Ö. 1500 yıllarından itibaren Mısır’ın en güçlü ilahı olan güneş tanrısı Ra’nın kendisini kedi formunda gösterdiğine inanılırdı. Ra her gece Atum-Ra’da vücut bularak yeraltını dünyasına gider ve orada şeytan-yılan Apophis ile savaşır onu bıçağıyla keserdi. Böylece ertesi gün yeniden Güneş Tanrısı olarak dönüşünü güvene almış olurdu.

Kedinin gece alışkanlıkları yüzünden Ay Tanrısı ile de ilişkilendirilmiştir. Ay tanrıçasının kedide vücut bulduğuna inanılmaktaydı. Buna en etkileyici örnek ise bronzdan yapılmış bir müzik aleti olan sistrumdur. Çerçevenin sapa birleştiği yerde bir veya birkaç kedi figürü, sapta ise Hathor tasviri bulunur. Sistrum sallandığında oldukça tiz bir ses çıkarır. Bu ses, kedi ile sembolize edilen bereket ve yenilenme ile ilişkilidir; çünkü kedinin böyle bir gücü vardır. Tanrıça Hathor ve onun sistrumu.

Sistrum (Müzik aleti]

J. Malek’e göre kedilere ait en eski yazılı kalıntı I. Amenemhat piramit kompleksindeki tapınak kabartmasına ait olan hiyerogliflerdir. Yazıtta yer alan “miww şehrinin efendisi (kediler)” ifadesinde geçen kedi şehrinin gerçekte var olup olmadığı bilinmemektedir.
Kediler Mısır’da öyle bir güç kazanmışlardır ki artık krallar bile isimlerinde kedi türlerine atıfta bulunmuşlardır. Hatta 22. hanedan krallarından birine “pȝ- miw” adı verilmiştir.

Her zaman böyle kutsanmışlıklar çokta güzellik getirmemişti. Kutsanmış hayvan oldukları için bazı dönemlerde büyüler için kurban edilmişlerdir. Bastet kedisi şeklinde hazırlanmış küçük muskaları üzerinde taşıyarak yılan ve akrep ısırığı gibi tehlikelerden ve talihsizliklerden korunacaklarına ve doğurganlığın artacağına inanmışlardır. Bununla birlikte Tanrıça Bastet’in ruhunu yüceltmek için sunulan kurbanlar genellikle iki ya da dört aylık kedilerden seçilmiştir. Antik çağ yazıcılığında geç dönemlerde kedi kurbanının oldukça yaygın olduğunu göstermiştir.

Kedi mumyaları

Diodorus Siculus, Mısır toplumunda kedilerin tanrı gibi kutsal kabul edildiğini ve yanlışlıkla bile olsa bir kediyi öldüren kişiyi çok sert cezalara çarptırıldığını aktarmıştır. Talihsiz bir Romalının kazara bir kediyi öldürmesi üzerine öfkeli insanlar, firavun XI. Ptolemy’nin engel olmaya çalışmasına rağmen Romalıyı linç etmişlerdir.

Mısır’da kedilerin kutsallığı büyük sıkıntılara da yol açmıştır. Örneğin Mısır-pers arasındaki Pelusium Savaşı’nda imparator II. Kombises bu kutsanmışlığı kullanarak savaşta ön sıralara kedileri koymuş Bir türlü saldırıya geçemeyen Mısır ordusu yenilmiştir.

Kedileriyle öldükten sonra da birlikte olmak insanlar sayesinde kediler sahipleriyle birlikte mumyalanmış ve onların mezarına konulmuştur. Hatta marangozla kediler için özel kedi tabutları bile yapmıştır. Firavun III Amenhotep’in oğlu prens Thutmose’nin evcil kedisi için kireçtaşından bir lahit bile yaptırılmıştır.

Mısır’ın Roma vilayeti olmasıyla kedilere verilen önemde yavaşça ortadan kalkmıştır.

 

Kaynak: Kaynak: Kasdemir,H.2019,”Antik Mısır Toplumunda Kedinin Kutsallığı”, Sosyoloji Divanı, Yıl: 7 Sayı: 14

Banner
Benzer Yazılar

II. Ramses’e Savaş Kaybettiren Taktiksel Hata

5 Şubat 2021

5 Şubat 2021

Tunç çağı döneminin iki süper gücü Hititler ile Mısırlılar arasında yapılan Kadeş Savaşı, dünya siyasi ve askeri tarihine damga vurmuştur....

Eskiçağ Toplumlarında Şifa İçin Köpek Kullanılıyordu

24 Nisan 2021

24 Nisan 2021

Köpek deyince akıllara dostluk gelir. İnsan ile köpek arasındaki bu dostluk neolitik çağ ile birlikte görülmeye başlar. İnsanın yerleşik düzene...

Mısır’da 59 Antik Tabut Bulundu

9 Kasım 2020

9 Kasım 2020

Mısır‘daki arkeologlar, 2500 yıldan daha uzun bir süre önce gömülmüş 59 adet iyi korunmuş ve mühürlenmiş ahşap tabutun keşfini duyurdu....

400 Yıl Önce Keşfedilen Mumyaların Gizemleri Aydınlandı

13 Kasım 2020

13 Kasım 2020

İlk kez 1615’te İtalyan bir besteci tarafından bulunan mumyaların BT taramaları yapıldı. BT taramalarında mumyaların iç organlarıyla birlikte mumyalandıkları ortaya...

Dicle Nehri kenarında 3400 yıllık Mitanni Kenti ortaya çıkarıldı

30 Mayıs 2022

30 Mayıs 2022

Medeniyetin yeşerdiği topraklar olarak bilinen Mezopotamya’da 3400 yıllık Mitanni Kenti ortaya çıkarıldı. Mezopotamya’yı oluşturan iki nehirden biri olan Dicle nehrinin...

Akhenaton Tek Tanrılı Dinin Kurucusu ya da Akıllı Bir Politikacı

3 Ocak 2021

3 Ocak 2021

Mısır medeniyeti, dünya tarihine her alanda etki bırakan medeniyet olmuştur. Dünyanın yedi harikalarından birisi olan Mısır Piramitleri ile görkemliliğini günümüze...

Irak’ta arkeologlar 2700 yıllık şarap presi buldu

24 Ekim 2021

24 Ekim 2021

Kuzey Irak’taki Faida’da, yaklaşık dokuz kilometre (5,5 mil) uzunluğunda bir sulama kanalının duvarlarına oyulmuş taş oymalar ve büyük ölçekli bir...

Çömlek İçinde Gömülü 3800 Yıllık Bebek İskeleti

30 Aralık 2020

30 Aralık 2020

İsrailli arkeologlar kazı çalışmalarına ara vermeden devam ediyorlar. Son kazılarda çıkarılan çömlek içindeki 3800 yıllık bebek iskeleti heyecan yarattı. Ariel...

Dünyanın En Eski Yer Adı İşaretleri

4 Aralık 2020

4 Aralık 2020

Dünya’nın tarihi boyunca eski kültürlere ve yaşamlara ilgimiz ve merakımız her geçen gün artarak devam etmekte. Araştırmacılar insanoğlunun merakından yola...

Dünyanın İlk İmparatoru Akkad’lı Sargon

14 Ekim 2020

14 Ekim 2020

Dicle ve Fırat arasındaki verimli topraklarda ki sonraları bu topraklara Bereketli Hilal denecek olan bu yerde MÖ. 2330 civarında dünyanın...

İran’ın Batısında Asur Kralı II. Sargon’a Atfedilen Bir Yazıt Bulundu

25 Nisan 2021

25 Nisan 2021

İranlı arkeologlar, Batı İran’da bir Yeni Asur kralı II. Sargon‘a atfedilen bir kraliyet anıt yazıtının bir bölümünü keşfettiler. ISNA’nın aktardığına...

Arkeologlar İnsan Göçünün Tarihini Yeniden Yazabilirler “115.000 Yıllık Ayak İzi”

29 Aralık 2020

29 Aralık 2020

Suudi Arabistan’ın kuzeyindeki eski bir göl yatağının kavrulmuş tortusuna basılmış yedi ayak izi, insanların 115.000 yıl önce bölgede varlığına tanıklık...

Türkiye Coğrafyasında Yaşayan Eski Topluluklar İklim Değişikliğine Kolayca Adepte Oldular

2 Kasım 2020

2 Kasım 2020

İklim değişikliği toplumsal çöküşü tetikleyebilir ve popülasyonları hareket etmeye zorlayabilir, ancak her zaman değil! Yeni arkeolojik araştırmalar, antik Türkiye’deki popülasyonların,...

Tarihteki İlklerin Uygarlığı “Sümerler”

30 Eylül 2020

30 Eylül 2020

Tarihteki birçok ilkler Sümerler tarafından bulunmuştur.  Bu kadar önemli bir topluluk olan Sümerlilerin Mezopotamya’ya nereden ve nasıl geldikleri hala cevap...

Babil tabletinde Dünya’nın en eski hayalet çizimi

17 Ekim 2021

17 Ekim 2021

British Museum depolarında bulunan 3 bin 500 yıllık Babil çivi yazılı tablette Dünya’nın en eski hayalet çizimi tespit edildi. British...

Yorumlar
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]