Çinli arkeologlar yakın zamanda Shanxi eyaletinin Datong kentindeki Kuzey Wei Hanedanlığı’na (386-534) tarihlenen bir mezardan pişmiş toprak heykelcik grubu keşfettiler.
Mezar 113’te başta toprak figürinler olmak üzere çok sayıda mezar eşyası bulundu ve çoğunluğu toprak figürinler olan düzinelerce mezar nesnesi içeriyordu. Figürinler pişmiş kilden yapılmış atlılar tarafından yönetiliyor.
Onların arkasında, işçilerin, hayvanların, günlük yaşam nesnelerinin, bullock arabalarının ve dinamik formlarda yayınlanan 10 Hu figürininin, müzisyenlerin, akrobatların ve dansçıların tam bir maiyeti var.
Uzmanlara göre, son arkeolojik bulgular hanedanlığın sosyal yaşamının, etnik kıyafetlerinin ve cenaze geleneklerinin incelenmesi için yeni veriler sunuyor.
Tipik bir Kuzey Wei Hu karakterinde, oyuncunun gözleri derin ve geniştir ve burnu kısa ve yüksektir. Yuvarlak boyunlu ve dar kollu elbiseler giyerler. Elbisenin alt tarafında, sanatçıların botlarını ortaya çıkarmak için yarıklar vardır. Üç müzisyenden oluşan topluluk özellikle dikkat çekicidir. Hepsi oturuyor, ön ve arkada haç şeklinde bir sırtı olan uzun çan şapkaları giyiyorlardı. Şapka başın arkasına bağlanıyor ve küçük bir şal parçası, şapka ile kravatının altındaki boynun arkasını kaplar.
Kalıntılar, mezar sahiplerinin üst sınıfa ait olduğunu göstermektedir. Kadın müzisyenlerin kostümleri, dönemin ulusal kültür ve kostüm gelişimi ile bütünleşmesini göstermektedir.
398’den 494’e kadar, Pingcheng (günümüz Datong) Kuzey Wei Hanedanlığı’nın başkentiydi. Kuraklık, tekrarlanan kıtlıklar ve Proto-Moğol Rouran Kağanlığı’ndan kuzeye yapılan saldırılar, İmparator Xiaowen’i, mahkemesinin protestolarına rağmen, başkenti MS 494’te Luoyang’a taşımaya zorladı. Göçebe bozkırda bulunan Pingcheng’in aksine, Luoyang binlerce yıl öncesine dayanan birkaç yönetici hanedanın başkentiydi ve Sarı Nehir havzası bölgesi yoğun bir şekilde yerleşmiş ve yetiştirilmişti. 520’lere kadar bölgesel bir idari merkez olarak kaldı, ancak yer değiştirmenin bir sonucu olarak nüfusu ve refahı düştü.