21 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Anadolu’da Tek Tanrı İnancının Kökleri Oluz Höyük’te Bulundu!

Tek Tanrılı inancın Ön Asya da ki ilk örneğidir Zerdüştçülük. Ve bu inancın temeli diyebileceğimiz kanıtlara da Oluz Höyük’te ulaşıldı.

Oluz Höyük İstanbul Üniversitesinden Prof. Dr. Şevket Dönmez tarafından 1997-99 yılları arasında keşfedilmiştir. Prof. Dr. Şevket Dönmez başkanlığında bölgede 2007 yılından beri kazılar devam etmektedir. Her yıl farklı bulgular veren höyüğün Anadolu tarihi açısından önemi büyüktür.

Oluz Höyük Gözlek Köyü’nün 2 km kuzeybatısında, Toklucak (eski Oluz) köyünün ise yaklaşık 5 km doğusunda bulunur ve Amasya-Çorum karayolunun 3 km güneyinde yer almaktadır.

Oluz Höyük

Zerdüşt dininin kurucusu Zerdüşt’ün nerede doğduğu tam olarak bilinemese de MÖ 800–550 tarihleri üzerinde durulmaktadır. Zerdüşt’lük, Dünyanın en eski tek tanrıcı ve vahiye dayalı dinidir. Zerdüşt İyiyi ve kötüyü dinsel temelde ayıran ilk kişi olmuştur.

Zerdüşt’ün yaymaya başladığı dinde iyiliğin sahibi ve temsilcisi Ahura Mazda, kötülüğün sahibi ise Anghra Mainyu (Ahriman/Ehrimen) idi. Bu dine inananlar Zerdüştçü olarak adlandırılıyor olup bedenen öldükten sonra dirilip Ahura Mazda’nın huzuruna çıkacaklarına ve orada sorgulanacaklarına inanırlar.

Bu dinin kutsal metni Avesta’dır ve ilk olarak Avestaca dilinde yazılmıştır.

Dinden tanrı heykellerini benzer figürinleri çıkarmayı başaran Zerdüşt bunların yerine odak olarak ateşi kullanmıştır.

Tek tanrı – peygamber – vahiy sisteminin Önasya’daki ilk örneği olan Zerdüşt dininin tarihsel kökenlerinin en azından Demir Çağı ortalarına (MÖ 650/600) kadar uzandığı konusundaki bulgular bugüne değin özellikle Ateş Kültü temelinde izlenebilmiştir.

Ateş kültünün, Anadolu’da MÖ 546’da başlayan Akhaimenid egemenliği sırasında gelişmiş olduğu düşünülebilir. Yapılan araştırmalarda Kappadokia’da Erciyes Dağı eteklerinde tesadüf eseri bulunmuş olan dört yüzünde Magus (Mog) adı verilen rahiplerin betimlendiği bir ateş sunağı dışında ateş kültünün varlığı hakkında bir kanıt bulunmamıştı.

Bununla birlikte ünlü Tarihçi ve Coğrafyacı Strabon (MÖ 64– MS 21),(Geographika, XV, 3,15 Coğrafya isimli eserinde Kappadokia’da Pyraetheia’ların (ateşgedeler) içinde çevresi kapalı ve üstü açık cellalarda ebedi ateşlerin yandığından bahsetmektedir. Bu önemli bilgi çok büyük olasılıkla Strabon öncesi dönemde de ateşgedelerin, Kappadokia’da var olduklarına işaret etmektedir. II. Kryos Anadolu’ya Egemen olunca Anadolu’yu 5 satraplığa ayırmıştır. Orta Karadeniz Bölgesi de dahil olmak üzere Kızılırmak Havzası ve yakın çevresi Hellenistik Dönem’e değin Kappadokia Satraplığı’nın bir parçası olarak Pers egemenliğine girmiştir.

Oluz höyük’te 2013 yılında bulunan ve 2014 yılında detaylandırılan bir ateş çukurunun bulunması sadece Anadolu’da değil Ön Asya ve Orta Asya içinde çok önemli bir keşif olmuştur.

Ateş çukuru
Ateş çukuru Oluz höyük

2A Mimari Tabakası (MÖ 300-200) güney girişinde bulunan oval biçimli Kutsal Ateş Çukuru, 1.10 m uzunluğunda, 0.90 m genişliğinde ve 0.50 m derinliğindedir. Ateş çukurları normal ocaklardan farklı olarak toprağın içinde yüzeyin altındadırlar. Bu yüzden normal bir ocak ile karıştırılmaları mümkün değildir.

Ateşe gösterilen saygı adına gerçekleştirilen dinsel törenlere ait eski izlerin Ön Asya coğrafyasında ne denli nadir olduğu düşünüldüğünde, Ateş Kültü ile ilgili eşsiz bir bulgu olan Oluz Höyük Kutsal Ateş çukuru’nun önemi bir kez daha artmaktadır.

MÖ 5. yüzyılın son çeyreğine tarihlenen Kutsal Ateş Çukuru, özelde Oluz Höyük genelde ise Kuzey – Orta Anadolu ile Kızılırmak Havzası yani Kappadokia Geç Demir Çağı toplumlarının güçlü ateşperest kimlikleri ile gerçekleştirdikleri Ateş Kültü faaliyetlerine, Erken Zerdüşt dininin uygulamalarına işaret etmesi bakımından çok önemlidir.

Ateş çukurunun konumu Pers yolunun güneyinde kalmaktadır. Ateşe tapma törenlerinin, ateşin dışarıda yanma zorunluluğu nedeniyle açık havada icra edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Daha sonraları magusların yönettiği ateşgedelerin zamanla tapınak içerisinde yapıldığı görülmektedir.

Zerdüşt ateşgede ve tapınak inşa faaliyetlerinin Akhaimenid döneminde başlamış olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda en eski Zerdüşt tapınağının Pasargade’de olduğu bilinmektedir. II. Kyros tarafından yaptırılmış tapınak Zendan-ı Süleyman olarak anılmaktadır.

Oluz Höyük’te bulunan ateş çukuru ile Semerkand yakınlarındaki Kok tepe’de Mö.6 yy tarihlenen bir ateş çukuru arasında ki benzerlikler şaşırtıcıdır. Oluz Höyük Mö 5 yüzyılın sonlarına tarihlenmesi bakımından bu benzerlikte önemlidir.

Oluz Höyük te ateş çukuru yanında bir de “bothros” bulunmuştur. Bu bothros metal yapımı olan benzerlerinin iyi bir taklidi olup Dağ keçisi protomlu, boya bezekli özel tasarım bu içki kabı kilden üretilmiştir. Bu bothros altında bulunan bir çömlek içinde kül ile dolu olduğu görülmüştür.

Muhtemelen 2B ve 2A mimari tabakalarında, kutsal ateş çukurlarında gerçekleştirilen ayinlerin sonunda bir kısım kül ve ateş kalıntıları kutsal nitelikleri nedeniyle çömleklere konulup bazı bothros’lara yerleştiriliyordu. Kutsal kül kapları diyebileceğimiz bu çömleklerin Oluz Höyükteki varlıkları, Anadolu arkeolojisi ve Ön Asya din tarihindeki çok önemli bir ritüelin ilk kez farkına varılmasını sağlamıştır.

Kaynak: Dönmez, Ş. 2015 “Oluz Höyük Kazıları Işığında Kuzey-Orta Anadolu (Pontika Kappadokia) Akhaimenid Varlığına Güncel Bir Bakış” Türkiye Bilimler Akademisi Arkeoloji Dergisi, sayı 18. s:71

Banner
Benzer Yazılar

Hitit Mutfağı ve Kültürü

19 Kasım 2020

19 Kasım 2020

Hitit mutfağında öncelikle ekmeğin çok özel bir yeri vardır. Sadece yiyecek olarak değil adak olarak da ekmeğin kullanıldığını görmek mümkündür....

Trabzon’da 700 Yıllık Kilise Müze Oluyor

31 Ocak 2021

31 Ocak 2021

St. Michael kilisesinin 2018 yılında başlayan restorasyonu tamamlandı. Trabzon’un Akçaabat beldesinde bulunan 7 asırlık kilisenin bundan sonra müze olarak hizmet...

6 Bin Yıllık Tarihin İzinde: Kültepe Kaniş-Karum’da 77. Yıl Kazıları Başlıyor

13 Nisan 2025

13 Nisan 2025

Kayseri’nin tarihi zenginliklerini gün yüzüne çıkaran Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri’nde, bu yıl 77. yıl kazı çalışmaları başlıyor. “Anadolu tarihinin başladığı...

Ayanis Kalesi’nde ilk kez Urartulara ait çöplük alanı ortaya çıkarıldı

3 Eylül 2022

3 Eylül 2022

Van Tuşpa sınırlarında Urartu Krallığı’nın görkemli yapılarından biri olan Ayanis Kalesi’nde devam eden kazılarda ilk kez Urartulara ait çöplük alanı...

Adıyaman’ın Fazla Bilinmeyen Antik Kenti

4 Ocak 2021

4 Ocak 2021

Adıyaman deyince gözlerimizin önüne gelen eşsiz güzellikte ki Nemrut Dağı ve ünlü Komagene Krallığı olur. Adıyaman, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kadim...

Satala Antik Kenti’nde Mısır Tanrıçası İsis’in Bronz Büstü Bulundu

25 Ekim 2025

25 Ekim 2025

Roma lejyonlarının dini çeşitliliğine ışık tutan bronz İsis büstü, Karadeniz’in dağlarında doğu inançlarının izlerini gün yüzüne çıkardı. Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde...

Helenapolis Antik Kenti’nin merkezi jeoradar ile ortaya çıkarılacak

8 Aralık 2023

8 Aralık 2023

MÖ 4. yüzyıl sonlarında önemli liman kenti olan Helenapolis Antik Kenti’nin merkezi jeoradar ile ortaya çıkarılacak. Roma İmparatoru I. Konstantin’in...

İlk Çağ kenti Daskyleion kazılarında 2 bin 500 yıllık içme su şebekesi bulundu

10 Ağustos 2022

10 Ağustos 2022

Balıkesir’in Bandırma ilçesinde bulunan İlk Çağ kenti Daskyleion arkeolojik kazılarında 10 metre uzunluğunda 2 bin 500 yıllık içme su şebekesi...

Yunt Dağı’nın Antik Kenti Aigai

19 Mart 2021

19 Mart 2021

Aigai Antik Kenti, günümüzde Manisa ili sınırlarında yer almaktadır. Aigai Antik Kenti, antik dönemde Aspordene olarak bilinen ve günümüzde Yunt...

Haydarpaşa Kazılarında Helenistik Dönem Mezar Ortaya Çıkarıldı

10 Nisan 2022

10 Nisan 2022

Haydarpaşa tren garı peronlarının kaldırılması ile başlayan arkeolojik kazılarda Helenistik ((MÖ 330-MÖ 30) döneme ait kiremit mezar bulundu. Haydarpaşa tren...

Myra Antik Kenti’nin Tiyatrosu Orijinal Taşlarıyla Yeniden Ayağa Kalkıyor

13 Eylül 2025

13 Eylül 2025

Antalya’nın Demre ilçesinde yer alan ve Likya Birliği’nin en önemli altı kentinden biri olan Myra Antik Kenti, Roma dönemine ait...

Troya ile Tavşanlı Höyük arasındaki bağı gösteren bulgulara ulaşıldı

23 Ağustos 2022

23 Ağustos 2022

Anadolu’nun iki önemli arkeolojik sit alanı Troya ve Tavşanlı Höyük arasında Tunç Çağı’nda kurdukları bağı gösteren bulgulara ulaşıldı. Kütahya’nın Tavşanlı...

Amastris Antik Kenti’nde 1800 yıllık bir su perisi heykeli bulundu

8 Eylül 2023

8 Eylül 2023

Bartın’ın Amasra ilçesindeki Amastris Antik Kenti’nde, yapılan kazılarda 1800 yıllık olduğuna inanılan bir su perisi heykeli ortaya çıkarıldı. 1800 yıllık...

Erken Bizans Dönemi 1400 yıllık yapı restore ediliyor

21 Ocak 2022

21 Ocak 2022

Bodrum’da yer alan en erken MS 6’ncı yüzyıla tarihlendirilen Erken Bizans Dönemi yapı Bodrum Belediyesi tarafından restore ediliyor. Bodrum’un, Çiftlik...

Magnesia kazılarında Zeus Tapınağı’nın Giriş Kapısı Ortaya Çıkarılıyor

26 Eylül 2021

26 Eylül 2021

Efsaneye göre Thessalia’dan gelen Magnetler tarafından kurulmuş olan Magnesia Antik Kenti’nde Zeus Tapınağı’nın giriş kapısı ortaya çıkarılmaya başlandı. Aydın ilinin...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]