6 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Adilcevaz Kef Kalesi Kazıları 45 Yıl Sonra Tekrar Başlıyor

Bitlis ili Adilcevaz ilçesi’nde yer alan Urartu döneminden kalma Kef Kalesi’nin kazı çalışmalarına 45 yıl aradan sonra tekrar başlanıyor.

Çivi yazılı kaynaklara göre Argişti oğlu Rusa tarafından inşa ettirilen Urartu dönemi Kef Kalesi kazılarına 45 yıl aradan sonra tekrar devam edilecek.

Emin Bilgiç ve Baki Öğün’ün başkanlık ettiği bir ekip tarafından 1964 yılında başlayan kaledeki kazı çalışmalarının tekrar başlayacağını duyuran Adilcevaz Belediye Başkanı Necati Gürsoy, “Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle geçtiğimiz günlerde Adilcevaz Kalesi’nde başlatılan restorasyon çalışmalarının ardından inşallah Temmuz ayında da Kef Kalesi’nde de 45 yıl aradan sonra yeniden kazı çalışmalarına başlanacak. İlçemiz tarihi, doğası ve kültürüyle Urartulara dayanan şirin bir ilçedir. İnşallah Adilcevaz Kalesi’nin ardından yine Urartular dönemine ait Kef Kalesi’nde de başlatacağımız çalışmalarla tarihi yapılarımızı ilçemizin ve bölgemizin turizmine kazandıracağız. En son 1973-1976 yılları arasında kazı çalışmalarının yapıldığı 140 odalı bir saray olan Kef Kalesi’nde kazı çalışmaları ve incelemelerin yeniden başlaması için belediye olarak her şeyi yapmaya hazırız. Bu projemizde bizlerden desteklerini esirgemeyen Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’a, Genel Başkan Yardımcımız Vedat Demiröz’e, Bitlis Milletvekillerimiz Vahit Kiler, Cemal Taşar ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Adilcevaz Kef Kalesi

Urartu döneminden kalan Kef Kalesi, Van Gölü’nün kuzeybatı kıyısında, Bitlis iline bağlı Adilcevaz’ın 6 km. kuzeyindeki 550 m. yüksekliğinde volkanik bir tepe üzerinde inşa edilmiştir. 2270 metreye ulaşan rakımı ile oldukça yüksek bir alanda yer alan Kef Kalesi, Emin Bilgiç ve Baki Öğün’ün başkanlık ettiği bir ekip tarafından 1964 yılında başlayan kaledeki kazı çalışmaları 1974 yılına kadar sürmüştür.

Urartu Kef Kalesi kazı alanı
Urartu Kef Kalesi kazı alanı

10 yıl süren kazı çalışmalarında Kefkalesi yerleşiminin Urartu kralı Argišti’nin oğlu Rusa tarafından inşa ettirildiği anlaşılmıştır. Urartuca ismi “Ḫaldiei URU
KUR Ziuquni (Ziuquni Ülkesi’ndeki Haldi’nin kenti)” 1 olan Kef Kalesi, boyutu ve bünyesindeki yapıların niteliğinden ötürü Urartu ülkesinin önemli bir
şehri hüviyetindedir.

Kef Kalesi’nin inşasında sosyal statüsü belli olmayan uzak ülkelerden getirilen kadınlar ve erkekler çalıştırılmıştır. Bununla birlikte işgücü olarak kullanılan bu insan toplulukları, inşasında görev aldıkları Kef Kalesi’nde iskân ettirilmişlerdir.

Urartuların batıya açıldığı kapısı olan Kef Kalesi, sarp bir tepe üzerine kurulmuş kademeli şekilde inşa edilmiş büyük bir Urartu sarayı ortaya çıkarılmıştır. En az 40 odası bulunan (bununla birlikte 140 odası olduğuna inanılan), üç farklı teras düzlemine inşa edilen sarayın, tabanındaki seviye farklılığından dolayı bazı yerlerde iki veya üç, güneyde ise dört katlı olabileceği belirtilmiştir.

Saray olarak değerlendirilen yapı içerisinde hafirleri tarafından “Yukarı Salon” ve “Aşağı Salon” olarak adlandırılan iki önemli bölüm belirlenmiştir. Aşağı salonda gerçekleştirilen kazılarda ele geçen mavi, kırmızı, sarı ve beyaz renkli fresk buluntuları, duvarların –  zamanında diğer Urartu saraylarında olduğu gibi – fresklerle kaplı olduğunu göstermektedir21. Arkeolojik kazılar sonucunda saray yapısının çevresinde 9 adet rölyefli blok ele geçmiştir. Bu rölyefli blokların korunabilmiş olanların üzerinde şöyle bir yazıt bulunmaktadır.

Kef Kalesi sarayında bulunan yazıt
Kef Kalesi sarayında bulunan yazıt (( Van Müzesi ve Adilcevaz Koruma Alanı’ndan)

1 Dḫal-di-ni-ni al-su-i-ši-ni mru-sa-a-še ar-giš-te-ḫi-ni-še i-ni
2 É a-ši-ḫu-si-e za-du-ni qar-bi-e šú-li ma-nu ú-i a-i-še-e-i
3 LUGÁL-še za-da-la-ni šú-ki Dḫal-di-i-še i-zi-du-ú-ni i-e-še za-du-bi
4 mru-sa-a-[še] a-li a-lu-še i[ni DUB-t]e tú-li-e a-mì-ni-ni DUTU-ni-še

“Haldi’nin gücüyle Argišti oğlu Rusa, bu ašihusi evini inşa etti. Kayaya dokunulmamıştı (?). Önceki bir kral buraya (daha önce) hiçbir şey inşa etmemişti. Haldi emir verdiğinde (bunu) ben yaptım. Rusa der ki: Her kim bu yazıtı yok ederse Güneş Tanrısı onu yaksın!

Urartu Kef Kalesi için bilgiler Serkan Erdoğan’ın 2016 yılında Dergipark’ta yayınlanan ” KEFKALESİ URARTU YERLEŞİMİNİN TARİHSEL ARKA PLANI” adlı makalesinden alınmıştır.

Banner
Benzer Yazılar

Karnataka’da Bir Kuyuda Vishnumurthy’nin İdolü Bulundu

1 Mart 2021

1 Mart 2021

Hindistan’ın Karnataka eyaletinde yıkılmış bir Udupi tapınağı yakınlarında bir kuyu içerisine atılmış tanrı Vishnumurthy’ a ait bir heykel bulundu. Tanrı...

Diyarbakır Zerzevan Kalesi’nde ABD ulusal sembolünü taşıyan bir rozet bulundu

4 Ekim 2021

4 Ekim 2021

Daha önce Roma İmparatorluğu döneminde askeri bir yerleşim yeri olarak kullanılan Diyarbakır Zerzevan Kalesi’nde kazılara devam ediliyor. Kazılarda, ABD’nin Büyük...

Avcı-toplayıcı insanların 14 bin yıllık tarım aletleri bulundu

9 Ekim 2021

9 Ekim 2021

Anadolu’da yaşayan avcı-toplayıcı kültür dönemi insanlarının yaşantıları ile ilgili maddi varlıklara son arkeolojik kazılar ile daha çok ulaşılmaya başlandı. Göbeklitepe,...

Arkeologlar Mexico City’de insan külleriyle dolu bir Aztek sunağı ortaya çıkardılar

1 Aralık 2021

1 Aralık 2021

Meksika’da arkeologlar, Mexico City’nin eğlence ve mariachi müziğiyle ünlü merkezi Plaza Garibaldi’de 16. yüzyıldan kalma bir sunak keşfettiler. Hernan Cortes...

Arkeologlar, Orkney’de “şaşırtıcı” olarak tanımladıkları 5.000 yıllık bir tahta parçası buldular.

11 Ağustos 2021

11 Ağustos 2021

Arkeologlar Orkney’de şaşırtıcı keşifler yapmaya devam ediyor. Organik materyalleri bulmak oldukça zor olsa da arkeologlar Orkney’de 5.000 yıllık bir tahta...

Çin’in Büyük Kanal Sergisi Pekin’de Açılıyor

4 Kasım 2020

4 Kasım 2020

Çin’in Kuzeyinde Pekin’den güneyinde Zhejiang Eyaletine kadar uzanan Büyük Kanal, insan eliyle yapılmış dünyadaki en uzun ve en eski yapay...

3 Bin 300 Yıllık Hitit Yazıtı Kapı Yapımında Kullanılmış

10 Mayıs 2021

10 Mayıs 2021

Kültürel varlıklarımız, birer birer bilgisizliğin ve cahilliğin kurbanı oluyor. Tarihin karanlıklarını aydınlatacak eserler, amacı dışında kullanılmaya devam ediyor. 3 Bin...

İlk insanların Afrika’dan Avrupa’ya Geçiş Yolu Üzerindeki Göllüdağ Antik Kenti

3 Ekim 2021

3 Ekim 2021

Anadolu’nun coğrafi konumunun en önemli özelliği dünyanın kesişim noktası, köprüsü olmasıdır. Dünya haritasını karşımıza alıp, baktığımızda bu özellikli konumu görmemek...

Antandros Antik Kentinde ki Kazılar Yıl Boyu Devam Edecek

28 Ocak 2021

28 Ocak 2021

Antandros Antik Kenti Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk Mahallesi’ne 2 km uzaklıkta yer almaktadır. Mysia ile Troas şehirleri arasında önemli konumda...

2000 yıllık hançer, Roma ile kabile savaşçıları arasında uzun zamandır unutulmuş bir savaşın yerini ortaya koyuyor

18 Aralık 2023

18 Aralık 2023

İsviçre’de gönüllü bir arkeolog ve diş hekimliği öğrencisi Lucas Schmid, 2019’da 2000 yıllık gümüş ve pirinç bir hançer keşfetti. Roma...

Çin’in Zhejiang Bölgesinde 2.000 Yıldan Daha Eski, İyi Korunmuş Ahşap Evler Keşfedildi

17 Mart 2025

17 Mart 2025

Çin’in Zhejiang Eyaletine bağlı Shaoxing kentindeki araştırmacılar, MÖ 475 ile MÖ 221 yılları arasına tarihlenen, 2.000 yılı aşkın bir süre...

Bulunan İskelet Vezüv’den Kaçanları Kurtarmaya Çalışan Subaya Ait Olabilir

11 Mayıs 2021

11 Mayıs 2021

2.000 yıl önce patlayan Vezüv Yanardağı birçok insanın ölümüne yol açmıştı. Patlamanın şiddeti ve Vezüv’ün çıkardığı lav ve küf bulutu...

Aşıklı Höyük’te 9500 yıl önce beyin ameliyatı olan kadın 3D ile canlandırılacak

12 Eylül 2021

12 Eylül 2021

Aksaray ilinde bulunan Aşıklı Höyük’te 1989 yılında yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan ve tarihte ilk beyin ameliyatını geçirdiğine inanılan kadın...

Bin yıllık Beşaret Kilisesi’nin freskleri yok olma tehlikesiyle karşı karşıya

28 Mart 2024

28 Mart 2024

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Koramaz vadisindeki bin yıllık kayadan oyma Beşaret kilisesi, ihmaller ve definecilerin verdiği zararlar...

Kudüs Tepeleri’nde Roma dönemi nekromansi kanıtları; yağ lambaları, mızrak uçları ve kafatasları

14 Temmuz 2023

14 Temmuz 2023

Kudüs Tepeleri’ndeki Te’omim Mağarası, bir zamanlar insanların gelecek hakkında bilgi edinme umuduyla ölülerle iletişim kurduğu yer olarak hizmet etmiş olabilir....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]