Öyle arkeolojik buluntular vardır ki; elinize aldığınızda doğal felaket ya da düşman saldırısı sırasında insanların yaşadığı korkuyu, paniği, dehşet duygularını siz de hissedersiniz.
O anlar gözünüzün önünden bir film şeridi gibi geçer.
Ya da öyle bir buluntuyu elinize alırsınız ki; neden niçin bu şekilde bırakılmış dersiniz. Gizem olarak kalmaya devam eder.
Yassıtepe kazılarında içinde yemek artıkları ile bulunan 5 bin yıllık kasede gizemi ile kalmaya aday bir buluntu olarak görülüyor.
“Olasılıkla bir kuzu, keçi gibi bir küçükbaş hayvandan yapılmış yemeği, felaket veya başka nedenle yiyemeden bıraktıklarını tahmin ediyoruz. Kemiklerinin de yer aldığı artığı, bu kap içinde bulabiliyoruz. Zaten çeşitli bulgulardan da saptadığımız gibi hem hayvansal hem bitkisel gıdalara mutfaklarında yer veriyorlardı ama hayvansal gıdaları, küçükbaş, büyükbaş hayvan gibi hayvanların etlerini de çok sevdiklerini ve yediklerini görebiliyoruz” diyor Yeşilova Höyüğü Kazı Başkanı Doç. Dr. Zafer Derin.
Kasenin, toprak altındaki korunaklı bir alanda bulunduğu için zarar görmediğini ifade ederek, “İnsanlar afet anında bulundukları yeri terk edebiliyorlar. Belki de bu son yemekleri olmuş” diye konuştu.
Zafer Derin, kalıntıların incelenerek 5 bin yıl önceki gıdalar ve yemek kültürüyle ilgili yeni bilgilere ulaşmayı hedeflediklerini söyledi.
8 bin 500 yıl önce insan yaşamına dair bilgilerin elde edildiği Yeşilova/Yassıtepe Höyük kazılarında 8 bin yıllık baltalar, 5 bin yıllık koku ve merhem kabı ile kemikten yapılmış iğneler de bulundu.
2022 kazı sezonunda Yeşilova/Yassıtepe insanlarının özellikle de kadınlarının bakımlı görünmek için çeşitli koku ve merhemler ürettiklerine dair bulgulara da ulaştıklarını belirten Derin, “Kadın her zaman güzelliğine düşkün. Bu anlamda onlar için üretilmiş içine kokuların ya da çeşitli merhemlerin konulduğu özel kaplar bulduk. Yine elbiselerin desenlerini neredeyse kabın üzerine işleyerek özel kaplar yapmışlar. Bu her yerde rastlanan bir şey değil, çoğunlukla mezarlarına kadar götürüyorlar. Bizim burada çift bölümlü özel bir kap var. Kemikten iğneler var hatta belki saç tokası olarak kullandıkları iğneler. Bunları da küçükbaş hayvan kemiklerinden yapmışlar” diye konuştu.