29 April 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Yozgat, Tiryns’deki Miken Kaldırımı’na Ait Dünyanın En Eski Mozaiği Olma Ünvanını Elinden Aldı!

Hitit Medeniyeti’nin Anadolu Tarihi üzerindeki etkileyici gücü her geçen gün yeni arkeolojik kazıların yapılmasıyla artmakta. Farklı ve etkileyici mimari özelliklerinin yanında öncü yenilikleriyle de bizi şaşırtmaya devam ediyorlar.

Yozgat İli’nin Sorgun İlçesine bağlı Büyük Taşlık Köyü sınırları içerisinde yer alan Uşaklı Höyüğü’nde dönemin en önemli keşfi yapıldı. Hitit Uygarlığı izleri taşıyan höyüğün, Fırtına Tanrısına (Teshup) yönelik ibadetlerin merkezi olan ve yazılı kaynaklara göre başkent Hattuşa ya iki-üç günlük yürüme mesafesinde bulunan “Zippalanda” adlı bir diğer önemli Hitit kentiyle ilişkili olduğu öngörülmektedir.

Uşaklı Höyüğün daha öncede Hitit Döneminde dini bir merkez olabileceği konuşulmaktayken şimdi başka bir ilkle dikkatleri üzerine topladı.

Uşaklı Höyük’te yapılan kazılarda Hitit dönemine ait büyük bir yapı ile ilişkili mozaik bir taş zemin ortaya çıktı. Bu benzersiz keşif, bu dönemin Yakın Doğu kamu mimarisindeki mozaik döşemenin kökeni hakkında yeni sorular ortaya çıkarıyor.

Hitit döneminde Orta Anadolu’da dış zemin, sokak ve avluların döşenmesinde arnavut kaldırımı ve döşeme taşlarının kullanıldığı daha önce belgelenmiştir. Bir kapının bulunduğu duvara paralel dikdörtgen bir parke taşı döşeme, Büyük Sarissa Tapınağı’nın kuzeydoğu portalının iç tarafını döşerken, Sapinuwa’da (modern Ortaköy), dış ve iç mekanlar arasında benzer döşeme düzenlemeleri bulunmuştur; bu tür hizalamalar, ritüel amaçlı kullanılan kaplamalı teraslarda da görülebilir. Büyükkale hisar kapısının avlusu kırmızı yontma taşlarla kaplı olup, Büyük Tapınak çevresi de yassı taşlarla kaplanmıştır.

Verilen bu örneklerde ki zeminler bilinçli olarak döşenmiştir, çakıl veya büyük kaldırım taşlarının kullanılmasıyla karakterize edilir ve bunlar dekoratif desenlerde düzenlenmemiştir. Uşaklı’nın zemini, belirli renklerde geometrik tasarımların oluşturulmasına olanak sağlamak için şekil ve renklerine göre özenle seçilmiş küçük taşlardan oluşması bakımından benzersizdir.

A alanında yapılan kazılar da II. Yapının (aşağı şehrin tapınağı olarak yorumlanan kısmında) doğusunda, avlu görünümündedir dikdörtgen döşemeli bir tabanın bir kısmı ortaya çıkarılmıştır . Zemin kısmen korunmuştur ve yaklaşık 7x3m’lik bir alanı kaplamaktadır. 3147 adet düzensiz şekilli ve çeşitli boyutlarda taştan oluşmaktadır.

Taşlar, koyu ile açık arasında değişen, geometrik desenler oluşturan ve zıt renklerde gruplar halinde düzenlenmiştir. Döşeme, güneybatıdan kuzeydoğuya uzanan uzun ekseni ile üç dikdörtgen çerçeveye bölünmüştür. Her dikdörtgen, beyaz, açık kırmızı ve siyah-mavi dahil olmak üzere farklı renklerde üç sıra üçgen içerir. İki taşın ise turuncu-sarı olduğu görülmekte. Sadece tasarımın güneydoğu kenarı gibi görünen kısım iyi korunmuştur ve bu yine beyaz, siyah-mavi ve beyazdan oluşan üç dar paralel taş bantından oluşan bir çerçeve olarak görünür; dış beyaz bandın taşları daha dar bir son bordür olacak şekilde ince kenarları üstte olacak şekilde döşenmiştir.

Anacleto D’Agostino göre:

Bugüne kadar, Tiryns’deki Miken kaldırımı, mozaik döşemenin en eski belgelenmiş örneği olarak kabul edilmiştir. Miken kaldırımının yapımı MÖ 2. binyılın ortalarına kadar uzanır, ancak kesin tasarımlar veya çok renkli çakıllar kullanmaz. En eski çok renkli, geometrik mozaik taş döşeme olan Uşaklı Höyük döşeme, daha sonraki polikromatik mozaik zeminler için bir Geç Tunç Çağı Anadolu öncüsü olabilir.

Uşaklı Höyük, Hitit tarihinin net desenli polikromatik bir mozaik zeminin ilk kanıtını ve daha sonraki çakıl mozaik zeminler için olası bir ilham kaynağı olacaktır.

Uşaklı Höyük Kazı Çalışmaları Hakkında Bilgi

Floransa Üniversitesi, 2008-2012 yılları arasında Uşaklı Höyük ve çevresinde arkeolojik, jeomorfolojik ve jeofizik araştırmalar yürütmüştür. 2013 yılında başlayan kazılar, yerleşimin zaman dizini, kentsel gelişimi ve topoğrafyasına ilişkin bilgilere erişilmesini sağlamıştır.

Uşaklı Höyüğün bulunduğu alana,hafif tümseklerle dalgalanarak uzanan bir ova olup; granitik ve bazaltik çıkıntılar arasında beliren zengin doğal su kaynakları ve dereler içermekte, bu durum tarım ve hayvancılık için ideal bir ortam teşkil etmektedir.

Kapadokya’yı Karadeniz, Doğu Anadolu ve Batı Anadolu’ya bağlayan arasındaki önemli yolların buluşma noktasında yer alan Uşaklı, bugünkü Ankara-Sivas ve Kayseri-Çorum bağlantı yolları ile de kesişmektedir. Gerek stratejik konumu gerekse çevre koşullarının elverişliliği ve uyum potansiyeli sayesinde, Geç Bakır, Tunç ve Demir Çağları ile Roma-Bizans Dönemi’ni içine alan bir dönem boyunca uzun ve devamlı bir yerleşime maruz kaldığı görülmektedir.

Uşaklı’nın ilk ve başlıca kentsel gelişim evresini, araştırma çalışmaları sırasında yüzeyden toplanan bol sayıda malzeme, alan içerisindeki dağılımları ve kazılardan elde edilen sonuçlarla da doğrulandığı üzere Orta ve Geç Tunç Çağı ile Hitit Dönemi’ne tarihlendirmek mümkündür.

Uşaklı Höyük te bulunmuş olan çanak çömlek buluntuları

Bununla birlikte bulunan 6 adet kil tablet parçasında ki metinler yazışma, şenlik, bir efsaneye bağlı ayin ve kehanet metinleri ve Hitit baskı mühürlerinin de ele geçirilmesiyle, Uşaklı’nın M.Ö. 15.–12. yüzyıllar arasındaki Hitit imparatorluk düzeni kapsamında önemli bir idari ve siyasi rol oynadığı anlaşılmıştır.
Kazı alanı 4 bölümlendirilmiş olup A, B, C, D olarak isimlendirilmiştir.

A alanında : Günümüzde bu alanda anıtsal bir yapının 600 m²’sini gün yüzüne çıkarılmıştır. Hitit tekniğinde işlenmiş ve yüzeyinde korunmuş çeşitli büyük bloklar da dahil olmak üzere 875m²’lik bir alanda geniş avlular ve odaların varlığı görülmektedir. bu anıtsal binanın Hitit tapınaklarından biri olduğu düşünülmektedir.
B alanında: Bu alanda geç dönemden kalma bir bina saptanmıştır. Yapılan açmalarda bu kısımda çanak çömlek buluntularına rastlanmıştır.

C alanında: küçük höyüğün güneydoğu yamacında, toprağın yüzey tabakasının kaldırılması sırasında iki Hitit dönemi çivi yazılı tabletin bulunduğu bir bölümün yakınında yer almaktadır. Burada, akropolisin doğu yamacında karmaşık Demir Çağı teraslama ve sur sistemi ortaya çıkarıldı. Bronz çağına ait kalıntıların bir yangınla tahrip olduğu gözlenmektedir.

Son olarak D alanında ise : doğu – batı dorultusunda uzanan 60 m. uzunluğa sahip büyük bir bina bulunmuştur. Bu binanın mimarisine bakıldığında Hitit dönemine ait bir saray olarak tanımlamamızı sağlar.

 

Kaynak: D’Agostino, A. (2019). A mosaic floor from the Late Bronze Age building II of Uşaklı Höyük, central Turkey. Antiquity, 93(372)

http://usaklihoyuk.org/

Banner
Benzer Yazılar

Hadrianaupolis’te Roma kalesi ortaya çıkarılıyor

27 Aralık 2022

27 Aralık 2022

Karabük Eskipazar ilçesinde bulunan Hadrianaupolis Antik Kenti’nde devam eden arkeolojik kazı çalışmalarında 1700 yıllık Roma Kalesi ortaya çıkarılıyor. “Karadeniz’in Zeugması”...

Antik Dünya’nın En Büyük Dairesel Mezarı Açılıyor

24 Aralık 2020

24 Aralık 2020

Julius Caesar’dan İmparatorluk görevini devir alan Augustus’un 2014’te açılması beklenen devasa anıt mezarın yıllardır devam eden resterasyon çalışmaları nihayet sona...

İnsanda Toplama Biriktirme Duygusu 100.000 Yıl Öncesine Dayanıyor

1 Nisan 2021

1 Nisan 2021

Güney Afrika’da kazı çalışmalarına devam eden arkeologlar, insanda toplama ve biriktirme duygusunu gösteren bulgulara ulaştılar. Arkeologlar ayrıca, deniz kenarında ve...

Anadolu kökenli 41 eser Türkiye’ye iade ediliyor

5 Aralık 2023

5 Aralık 2023

Yasadışı yollarla yurtdışına kaçırılan Anadolu kökenli 41 eser Türkiye’ye iade ediliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerinin yoğun uğraşları sonucunda Anadolu’ya...

Novgorod’da huş ağacı kabuğu mektubu bulundu

27 Aralık 2021

27 Aralık 2021

Günümüzde kullandığımız kağıttan önce yazı yazmak için huş ağacının kabuğunun iç tabakası kullanılıyordu. Araştırmacılara, huş ağacı kabuğu mektupları o devirler...

Perulu arkeologlar deri ve saçları bozulmamış bir mumya ortaya çıkardılar

25 Nisan 2023

25 Nisan 2023

Perulu arkeologlar bin yıllık deri ve saçları bozulmamış 12-18 yaşında olduğu düşünülen bir çocuğa ait mumya ortaya çıkardılar. Peru’nun başkenti...

Yeni Keşfedilen Fosil, Soyu Tükenmiş Bir İnsan Türünün Evrimine İşaret Ediyor

10 Kasım 2020

10 Kasım 2020

Paranthropus robustos soyu tükenmiş insan türlerinden bir tanesidir. Bu türün erkeklerinin dişilerden önemli ölçüde büyük olduğu düşünülmekteydi. Günümüz primatlarından orangutanlar,...

Parçacık fiziği ve arkeoloji işbirliği, Napoli’deki gizli Helenistik yeraltı odasını ortaya çıkardı

13 Mayıs 2023

13 Mayıs 2023

Yunanlılar tarafından MÖ dördüncü yüzyılın sonu ile üçüncü yüzyılın başı arasında inşa edilen Neapolis’in antik nekropolü’nün kalıntıları, günümüz Napoli’sinin yaklaşık...

Alexandria Troas Antik Kenti’nde 2.000 Yıllık Altar Bulundu

9 Ekim 2021

9 Ekim 2021

M. S. 1 ve 4’ncü yüzyıllarda döneminin en büyük ticari limanına sahip Alexandria Troas Antik Kenti’nde yapılan kazılarda 2.000 yıllık...

Arkeologlar Van İremir Höyük’te Erken Tunç Çağına Ait Yaşam Alanı Buldu!

11 Ekim 2020

11 Ekim 2020

Van’ın Gürpınar ilçesindeki İremir Höyük’te (Höyük) Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kazılarda, muhtemelen erken Tunç Çağı’na ait bir dizi...

Dicle Nehri kenarında 3400 yıllık Mitanni Kenti ortaya çıkarıldı

30 Mayıs 2022

30 Mayıs 2022

Medeniyetin yeşerdiği topraklar olarak bilinen Mezopotamya’da 3400 yıllık Mitanni Kenti ortaya çıkarıldı. Mezopotamya’yı oluşturan iki nehirden biri olan Dicle nehrinin...

Hun imparatoru Atilla Roma’ya sadece altın için mi saldırıyordu?

15 Aralık 2022

15 Aralık 2022

Avrupa’da Tanrı’nın Kırbacı olarak tanınan Avrupa Hun İmparatoru Atilla, hükümdarlığı boyunca Batı ve Doğu Roma’nın korkulu rüyası olmuştu. MS 434-453...

Osmaniye’de Bulunan Kadın Figürlü Mozaik Portre Zeugma’yı Tahtından Edecek mi?

13 Kasım 2020

13 Kasım 2020

2015 yılında bir inşaat kazı çalışması sırasında Kadirli ilçesine bağlı Dere Mahallesi’nde ortaya çıkan mozaikler hayranlık ve şaşkınlık yaratmaya devam...

İngiltere’de keşfedilen Demir Çağı köyünde zengin Roma buluntularına ulaşıldı

13 Ocak 2022

13 Ocak 2022

Arkeologlar, İngiltere’nin HS2 yüksek hızlı demiryolu güzergahı üzerinde keşfettikleri geniş bir Demir Çağı köyünde Roma dönemine ait zengin bulgulara ulaştılar....

İki Kültür Varlığımız Daha UNESCO Dünya Miras Geçici Listesinde

30 Nisan 2021

30 Nisan 2021

Kültür Bakanlığı’nın ülkemizin önemli tarihi yerlerini UNESCO’nun miras listesine aldırma gayretleri meyvelerini vermeye devam ediyor. Kültür Bakanlığı’nın UNESCO nezdinde yaptığı...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]