1 June 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

İstanbul’un İlk Ev Sahipleri Gerçekten Yunanistan’dan Gelen Megaralılar mı?

İstanbul’un ilk kuruluşu denildiği zaman akla ilk gelen çeşitli efsanelerle düzenlenmiş Yunanistan’dan gelen Megaralılara ait hikayelerdir. Tarihsel anlatımlar efsanelerden hoşlanmış olmalı ki bir yer kurulurken, yıkılırken ya da o yerin başına bir şey geliyorken hep bu anlatımlardan yararlanılmıştır.

Bunlara en güzel örneklerden biri Khalkedon bugün ki adıyla Kadıköy’ün “Körler Ülkesi” olması gibi… Kadıköy’ün “Körler Ülkesi” olması hikaye olarak mantığa çokta yatkın değildir. Nitekim insanların tamda hedeflediği verimli toprakların ve bugün kurbağalı dere denilen mevkii de kurulmuş olması hikayenin tam tersine tamamen planlı ve bilinçli bir seçim olduğunu göstermektedir. Nitekim buraya yerleşenlerin burada ki geniş ve verimli topraklarından yararlanmak tarım yapan yerleşikler için oldukça akıllı bir seçimdir. Yerleşimcilerin tarım konusunda tecrübeli oldukları bile düşünülebilir. (Dere kenarında kurulmuş olması sulamayı kolaylaştıracağı da hesaba katılmıştır.)

Khalkedon’ a yerleşenlerin neden karşı yakadaki, Byzantion yerleştiği yeri almadıkları konusunda eleştirilere maruz kalması acaba bu yerde Byzantion da zaten hali hazırda yerleşiklerin olması olduğu gerçeğini örtmek için midir?

İstanbul’un yerleşik düzenini MÖ.675 kadar geç bir tarihe tarihlendirmek! Acaba kasıtlı bir öne çekme midir diye düşünülmelidir. Anadolu’da yakın zamana kadar Neolitik dönemin bulunmadığını söyleyen düşünenler ile İstanbul tarihini öne çekenler aynı kişiler midir? Diye sormak sanırım yanlış olmayacaktır.

Sultanahmet meydanında bulunan insan yüzlü cam boncuk. MÖ. 5 yy.

İstanbul’un ilk yerleşimlerine dair bilgilerimiz her geçen gün artmaktadır. Özellikle son zamanlarda tesadüfen keşfedilen eserlerin buna katkısı oldukça büyüktür. Yenikapı ve Sultanahmet’te alt yapı çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen kazılarda İstanbul’un yerleşim tarihini MÖ.6500 neolitik döneme kadar geri götürmüştür.

İstanbul’un sahip olduğu yoğun ve düzensiz yapılaşmanın neticesinde suriçi ve diğer bölgelerde derinlemesine kazılar yapılabilecek alanların olmaması birçok eski yerleşmenin yerinin bulunmasını zorlaştırmıştır.

Ayasofya ve Sultanahmet civarında demir çağına ait bulguların burada yaşamış olduğu ve bu bölgenin esas sahibi olduğu düşünülenler Thrako-Frigler’dir. Byzantion önce Thrakion bu bölgedeydi.

Aya İrini’de gerçekleştirilen kazılarda bulunan gri renkli çanak çömlek parçalarının bu bölgede Byzantion’dan önce yerleşim olduğunun kanıtıdır.

Prof. Dr. Afif Erzen hocamızın da eski bir makalesinde bu kazıların neticeleri hakkında yazdığı makalenin bugüne kadar çok dikkate alınmadığını da özellikle belirtmek isteriz. Tarihi yarımadanın antik Thrakya’nın bir parçası olduğu gerçeğini de hatırlatmakta fayda vardır.

Efsaneler yerine  arkeolojik ve bilimsel bulguların ışığında ilerlemek Dünya tarihinin doğru yazılması için daha güvenilir kaynaklar ve ispatlardır.

Thrako-Frig kökenli halkların erken demir çağı (Mö.1200-1000) Sultanahmet (At meydanı) düzlüğünde Megaralılar gelene değin (MÖ. 7 yy.) bu bölgede yaşıyor olma olasılıkları dikkate alınması gereken önemli bir olasılıktır.

Öne çıkan gelişmeler ışığında İstanbul’un Megaralılardan önce yerleşime sahip olduğu daha derinlemesine çalışılması gereken bir konudur. Zaten böyle bir bölgede daha erken dönemde yerleşim olmaması gibi bir ihtimalin olmayacağı aşikardır.

Bugüne dek gözardı edilen bir başka konuda Byzantion’u kurduğu söylenen komutanla ilgilidir. Yine afif erzen yıllar önce yazdığı makalesinde özellikle bu konuya değinmiş ama gözardı edilmiştir. Afir Erzen Byzas adının Thrak kökenli olduğuna özellikle değinmiştir. Kentin kurucusu olarak aktarılan bu isim Thrak kökenlidir.

Tarihin gerçekleri arkeoloji gibi bir bilimin elleriyle ortaya çıkarma gibi bir yeteneği vardır. Zamanla bu kuruluşun gerçek hikayesini de bizlere yazma fırsatını vereceğine eminim.

Kaynak: Dönmez,Ş. 2017, “Şehr-i Istanbul’un Kuruluş Ezberlerine Arkeoloji Darbesi”, Tarih Dergisi, S:34

 

Banner
Benzer Yazılar

Arkeologlar Derneği’nin Paylaşımı Kadın Arkeologlardan Tepki Topladı

22 Aralık 2021

22 Aralık 2021

Arkeologlar Derneği’nin sosyal medya hesabından yaptığı “Türkiye’nin kadın arkeologları hiç durmadan mesleğimize katkıda bulunmaya devam ediyor. Yolları açık olsun” videolu...

Hıdırlık Kulesi arkeolojik kazı çalışmalarında sona gelindi

4 Eylül 2022

4 Eylül 2022

Antalya Kaleiçi bölgesinde M. S. Birinci yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Hıdırlık Kulesi ve çevresinde Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan arkeolojik...

Spello’da keşfedilen imparatorluk kült tapınağı: Roma İmparatorluğu’nun paganizmden Hıristiyanlığa geçişinde yeni bir sayfa açıyor

8 Ocak 2024

8 Ocak 2024

Amerikalı araştırmacılar, İtalya’nın Spello kentinde bir İmparatorluk kült tapınağının keşfedildiğini duyurdular. Keşif, Saint Louis Üniversitesi’nde tarih profesörü olan Douglas Boin...

Diyarbakır’da ilk kez Roma dönemine ait lahit bulundu

3 Nisan 2024

3 Nisan 2024

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan 5.000 yıllık Diyarbakır surlarının tahrip olan noktalarının restorasyon çalışmaları sırasında Roma dönemine ait...

Tunç Çağı Dönemine Ait En Büyük Tanrıça Heykeli Bulundu

22 Kasım 2020

22 Kasım 2020

Anadolu toprakları, tunç çağı dönemine ait eşsiz eserlerle dolu… Bugüne kadar gerçekleştirilen arkeolojik çalışmalar neticesinde bu topraklarda insanlık tarihi açısından...

Aizanoi Antik Kenti’nde 651 Adet Roma Sikkesi Bulundu

27 Ocak 2021

27 Ocak 2021

Aizanoi Antik Kenti’nde yapılan kazılar neticesinde Roma dönemine tarihlendirilen 651 adet sikke bir testi içinde bulundu. Bilindiği üzere Aizanoi Antik...

Parçacık fiziği ve arkeoloji işbirliği, Napoli’deki gizli Helenistik yeraltı odasını ortaya çıkardı

13 Mayıs 2023

13 Mayıs 2023

Yunanlılar tarafından MÖ dördüncü yüzyılın sonu ile üçüncü yüzyılın başı arasında inşa edilen Neapolis’in antik nekropolü’nün kalıntıları, günümüz Napoli’sinin yaklaşık...

Yahya Coşkun “Çalınan hiçbir kültür varlığımız yoktur”

16 Şubat 2023

16 Şubat 2023

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Yahya Coşkun merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde bölgede bulunan...

Beckwith “İskit Felsefesi Peki Sonuçta Klasik Bir Avrasya Çağı Var mıydı?”

6 Şubat 2021

6 Şubat 2021

Amerikalı sinolog ve dilbilimci olan Prof. Christopher I. Beckwith, Indiana Üniversitesi’nde “İskit Felsefesi Peki Sonuçta Klasik Bir Avrasya Çağı Var...

Haçlı Ordusunun Korkulu Rüyası I. Kılıçaslan

13 Ocak 2021

13 Ocak 2021

Anadolu Selçuklu devletinin kurucusu Süleyman Şah’ın en büyük oğlu olarak Gence’de dünyaya gelmiştir. Babasıyla birlikte geldiği Anadolu’da fetihlere katılmış ve...

Meksikalı Arkeologlar Kafatası Kulesinin Yeni Bölümlerini Ortaya Çıkardı

12 Aralık 2020

12 Aralık 2020

Meksikalı yetkililer yaptıkları açıklamada, arkeologların Mexico City merkezinin altında 1400’lerden kalma ünlü bir Aztek insan kafatası kulesinin yeni bölümlerini ortaya...

Arkeologlar, kuzey İsrail’de keşfedilen 12.000 yıllık flütlerin kuşları cezbetmek için kullanılmış olabileceğini söylüyor

9 Haziran 2023

9 Haziran 2023

Yeni araştırmalar, yaklaşık 12.000 yıl önce, kuzey İsrail’de, insanların küçük kuşların kemikleri ile belirli kuşların seslerini taklit eden enstrümanlara dönüştürdüğünü...

Assos Antik Kenti’nde “ıslah” çalışmaları yargıya taşındı

29 Eylül 2021

29 Eylül 2021

Assos Antik Kenti’ne giden yola düşen taşların güvenlik sorunu yarattığı için antik kent 500 gün boyunca ziyaretçilere kapatılarak ıslah çalışmasına...

Knossos Sarayı Görkemli Günlerinde Nasıl Görünüyordu

9 Mayıs 2021

9 Mayıs 2021

Knossos Sarayı, Minos Uygarlığı’na başkentlik yapan antik Knossos’un, ünlü bir mimari yapısıdır. Girit’in kuzeyinde, Kandiye şehri yakınlarında yer alan Knossos’un...

Konuşma Dilinin Kayıp Halkası Bulundu mu?

21 Mayıs 2021

21 Mayıs 2021

İnsan, konuşan bir varlıktır. Konuşma dili sayesinde evrimini hızlandırmıştır. İnsanın, konuşma ile diğer canlı varlıklar arasında sivrilmesini sağlamıştır. Peki, konuşma...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]