St. Ivan Adası’ndaki Erken Hıristiyan manastırının 1500 yıllık kutsal kuyusu, Hristiyan arkeolojisi uzmanı Prof. Dr. Kazimir Popkonstantinov liderliğindeki bir arkeolog ekibi tarafından keşfedildi.
Veliko Tarnovo Üniversitesi’nden uzman arkeologlar “St. Cyril ve St. Methodius Kilisesinin, Antik Yunan Apollon tapınağının üzerine inşa edildiğini” söylediler.
Aynı arkeolog grubu, on yıl önce Vaftizci Yahya’nın kutsal kalıntılarını (bir kafatasından alınan küçük kemik parçacıkları, bir çene kemiği, bir kol kemiği ve bir diş) içeren bir dizi kutsal emaneti keşfetmişti.
Günümüzde bu kalıntılar Sozopol’daki St. Cyril ve St. Methodius Kilisesi’nde tutulmaktadır.
Aziz Ivan Adası, MÖ 7. yüzyılda eski Trakyalılar için kutsal bir yer olarak kabul edildi. Orta Çağ’ın başlarında burada büyük bir manastır inşa edildi. 1308’de buraya imparatorluk manastırı statüsü verildi. 15. yüzyılın ortalarında manastır yıkıldı, ancak birkaç yıl sonra yeniden inşa edildi.
1629’da Osmanlı Devleti himayesine giren bölge, Karadeniz sularında avlanan korsanlara sığınak görevi görmemesi için burayı yeniden yıktı.
Erken Hıristiyan manastırının 2020 arkeolojik kazıları sırasında ekip, Antik Yunan yerleşimcilerin bugünkü Sozopol kentinin selefi olan Apollonia Pontica’yı kurduğu dönem MÖ 6. yüzyıl gibi erken bir tarihte adadaki medeni yaşamın kanıtlarını buldu.
Yapılan basın açıklamasında Popkonstantinov ve ekibinin kuyunun doğu ve batı noktalarında 4.7 m. ulaştıklarını söylediler.
Ayrıca kutsal kuyunun yaklaşık 7 metre genişliğinde ve 7,8 metre uzunluğunda olduğunu söyledi. Duvarları yaklaşık 1,1 metre genişliğindedir ve tuğla kemerli taşlardan yapılmıştır.
Yakındaki Aziz Cyricus Adası (şu anda teknik olarak Bulgar anakarasına bağlı bir yarımada) bir zamanlar MÖ 7. yüzyılın sonunda Miles kolonistleri tarafından kurulan antik Apollonia Pontica’nın bir parçasıydı. Milet’in koruyucu tanrısı Apollon’un onuruna Apollonia Pontica olarak adlandırıldı.
Apollonia Pontica, Karadeniz bölgesindeki en büyük ve en zengin Antik Yunan kolonilerinden biri olmasının yanısıra antik Yunan tanrısı Apollo’nun limanda yükselen 13 metre uzunluğundaki devasa Apollon heykeli nedeniyle de Antik Çağ’da ünlüydü. Romalılar tarafından ele geçirilip Roma’ya götürülmeden önce dört asır boyunca Yunan kolonisinin en büyük heykeliydi.
Heykel, ünlü Yunan heykeltıraş Calamis tarafından yapılmıştır.
Veliko Tarnovo Üniversitesinden Popkonstantinov, kuyunun iyileştiren ve koruyan kutsal su fikriyle bağlantılı olduğunu söyledi. Balkanlar’daki Ortodoks Hristiyan tarihindeki birçok manastır, ayazmos denilen su kaynaklarıyla bağlantılıdır. Erken Hristiyan manastırının 12.yüzyıldan daha fazla bir süre kullanıldığı düşünülecek olursa bu özellik çok önemlidir.
Bu haberde ilginizi çekebilir.