27 July 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Dünya’nın En Eski Hayvan Tasviri Bulundu

Eski insanların sadece hayatta kalabilmekle ilgilendiklerini düşünmek kolaydır. Ama onlar hayatta kalabilmek için aletler icat ettiler değişen iklime uyum sağlabilmek için uğraştılar.

Peki konu sadece hayatta kalabilmekse neden mağara duvarlarına resimler çizdiler?

Belkide konu ait oldukları dünyayı anlatabilmek olduğunda onların da bizim gibi instagram yada facebook fotoğraflarına bakmaya ihtiyaçları vardı. Eski insanlar genellikle doğal dünyayı kaya sanatı aracılığı ile resmettiler. Antik ve modern insan hikayesi arasındaki bu bağlantı, türümüzün dünyamızı ve içindeki yerimizi anlamlandırmaya yardımcı olacak hikayeler anlatma eğilimini ortaya koyuyor.

Bilim insanları kaya sanatıyla ilgili çalışmalarda eski insanların yaşamlarına ait her gün daha fazla şey öğreniyorlar.

Science Advances dergisinde yayınlanan makalede arkeologlar, ” insanlar tarafından yapılmış bir domuz resminin  Dünya’nın en eski tarihli figüratif sanat eserini” bulduklarını iddia ediyorlar.

Sulawesi adasındaki alanda çalışan arkeologlar, mağara sanatının en az 45.500 yaşında olduğunu söylediler. Aynı zamanda bir hayvanın hayatta kalan en eski resmi olduğu düşünülmektedir. Kırmızı aşı boyası pigmenti kullanılarak boyanan hayvan, diğer iki siğil domuz arasında bir kavga veya sosyal etkileşimi gözlemliyor gibi görünüyor.

Kırmızı aşı boyası kullanılarak boyanan sahne, diğer siğil domuzlarının kavga etmesini veya başka bir şekilde etkileşime girmesini izleyen siğil bir domuzu gösterir. Fotograf: Basran Burhan

Bu bölge, başka keşiflerin yapıldığı birçok ilgi çekici kireçtaşı mağarasına ev sahipliği yapmaktadır. 2019 yılında 43.900 yıl öncesine ait bir av sahnesi tasviri yine Sulawesi’de bulunmuştur.

İnsanların Sulaweside uzun bir geçmişi var. Adada daha önce keşfedilen antik mağara sanatı, Dünya tarihinin 13.000 ila 129.000 yıl önceki dönemini açıklayan Geç Pleistosen dönemine dayanıyor.

Bu yeni çalışmanın arkasındaki araştırmacılar, Sulawesi’de daha önce bilinmeyen iki yeni kireçtaşı mağarasında (Leang Tedongnge ve Leang Balangajia isimli mağaralar) bulunan sanat üzerine rapor veriyor.

Araştırmacılar, Leang Balangajia sanat eserini 32.000 yıl öncesine ve Leang Tedongnge’yi 45.000 yıl öncesine tarihlendirdiler. Bu bulgular, sanat eseri için mümkün olan minimum yaşlardır, bu nedenle bu tarihlerin önerdiğinden daha eski olabilirler .

Başka bir mağaradaki siğil bir domuzun ikinci tasviri en az 32.000 yıl öncesine tarihlendi. Fotograf: AA Oktaviana

Araştırmacılara göre, bu bulgular Leang Tedongnge mağara sanatını sadece Sulawesi’deki en eski mağara sanatı değil, aynı zamanda çalışmaya göre “arkeolojinin bildiği en eski figür sanat eseri” yapıyor.

Antik sanatçılar, cinsel organlar gibi bazı anatomik ayrıntıları kaçırıyorlar, ancak inanılmaz bir şekilde bilim insanlarının tasvir edilen yaratığı Sulawesi’de çok iyi bilinen ve benzersiz yüz siğilleriyle ayırt edilen eski bir domuz türü olan S. celebensis olarak tanımlamasına yetecek kadar özellik içeriyordu.

Önceden, bilinen en eski mağara sanatının ilk kez Avrupa’da 40.000 yıl önce soyut semboller sergileyerek ortaya çıktığı düşünülüyordu. 35.000 yıl önce sanat, atları ve diğer hayvanları göstererek daha sofistike hale geldi.

Endonezya’daki bu son bulgular, sanatsal ifadenin ve ona eşlik eden bilişsel sıçramanın, Avrupa’da başladığına dair uzun süredir devam eden bir inanca meydan okudu. Endonezya’daki mağara resimleri, insanlığın ilk öyküsüne yeni bir ışık tutuyor.

Avustralya’daki Griffith Üniversitesi’nde kaya sanatının tarihlendirilmesi konusunda uzmanlaşmış arkeolog ve doçent olan eş yazar Maxime Aubert, bu görüşün “Avrupa merkezli” olduğunu ama doğru olmadığını söyledi.

Figüratif sanat yaratma yeteneğinin 60.000 yıl gibi uzun bir geçmişe sahip olduğu düşünülüyor.

Aubert , Afrika’da 77.000 yıl öncesine dayanan soyut sanat bulunmasına rağmen , Afrika kıtasında, Avrupa ve Endonezya’daki sitelerde bulunanlardan daha eski hiçbir figüratif sanat keşfedilmediğini söyledi.

Siğil domuzlar Endonezya’da hala yaygındır ve o zamandan beri evcilleştirilmiştir.

Aubert, sanatı yapan insanlar hakkında pek bir şey bilinmediğini de söyledi.

Dik kireçtaşı kayalıkları, resmin bulunduğu kireçtaşı mağarasını çevreliyor. Mağaraya sadece kurak mevsimde dar bir geçitle ulaşılıyor. Fotograf AA Oktaviana

Araştırmalar, Homo sapiens’in Güneydoğu Asya’ya 60.000 ila 70.000 yıl önce geldiğini gösteriyor. Araştırmacılar, sanat yapıtının bilişsel olarak modern insanların el işi olduğu sonucuna kesin olarak varamadıklarını söyleseler de, en olası açıklama buydu.

Griffith’in Avustralya İnsan Evrimi Araştırma Merkezi’nde görevli çalışmanın ortak yazarı Prof. Dr. Adam Brumm, “Bu keşif, Endonezya’nın kaya sanatının olağanüstü antik çağının altını çiziyor ve sanatın derin zaman tarihini ve insanlığın ilk öyküsündeki rolünü anlamak için önemini vurguluyor,” dedi.

Bu resimlerin antik homo sapiens tarafından yaratıldığından emin olamasak da, Brumm’a göre oldukça muhtemel görünüyor.(İspanya’da bulunan kaya sanatı örnekleri için Neandertallerin el işi olduğu söylenmiş ancak bu bulgulara itiraz edilmişti.)

“Bunun kesin olduğunu söyleyemeyiz, ancak dünyanın hiçbir yerinde Neandertaller gibi daha önceki insan türleri için böyle bir kanıt yok. Brumm sözlerine “En makul açıklama Sulawesi kaya sanatının türümüzün – ‘bizlerin’ el işi olduğudur” dedi.

Yaş tayini nasıl yapılıyor?

Arkeologlar genellikle bir örneğin minimum yaşını belirlemek için kalsiyum karbonat birikintilerindeki uranyuma uyguladıkları izotop yaş tayini olarak bilinen bir teknoloji türü kullanıyorlar

Çalışmaya göre, bu birikintiler “uzun bir süre boyunca mağara yüzeylerindeki ince su tabakalarından” oluşuyor.

Çalışma, bu kalsiyum karbonat birikintilerini mağaralardan çıkardı ve bir laboratuar ortamında analiz etti. Bazı boya pigmentleri, çıkarılan tortularla bile çıktı, böylece araştırmacılar pigmentlerin kalsiyum karbonatın yaşına karşılık geldiğini görebildiler.

Banner
Benzer Yazılar

Ihlara Vadisi “Kontrollü Kullanım Alanı” ilan edildi

17 Mart 2022

17 Mart 2022

Hristiyanlığın ilk yıllarının en önemli merkezlerinden biri olan ve irili ufaklı ilk kiliselere ev sahipliği yapan Ihlara Vadisi için “Kontrollü...

Perre Antik Kenti’nde depremde yıkılmış yapı ortaya çıkarıldı

9 Kasım 2021

9 Kasım 2021

Kommagane Krallığı’nın 5 büyük kentinden biri olan günümüzde Pirin olarak bilinen Perre Antik Kenti kazı çalışmaları devam ediyor. M. Ö....

Pinacosaurus fosili dinozorların seslerini ortaya çıkarabilir

22 Nisan 2023

22 Nisan 2023

Uluslararası bir araştırma ekibi, Pinacosaurus dinozoruna ait gırtlak kemiğini inceledi. Gırtlak kemiği dinozorların nasıl ses çıkardığını çözmeye yarayacak bilgilere ulaşılmasını...

Yalova Çobankale’de Hashtag Sembollü Seramik Parçaları

23 Eylül 2021

23 Eylül 2021

Yalova’nın Altınova ilçesinde bulunan Çobankale’de arkeolojik kazılar devam ediyor. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü...

Aizanoi Antik Kenti’nde Eros, Dionysos ve Herakles heykel başları bulundu

23 Aralık 2022

23 Aralık 2022

Aizanoi Antik Kenti’nde devam eden kazılarda Yunan tanrılarından Eros, Dionysos ve yarı tanrı Herakles’e ait heykel başları ortaya çıkarıldı. Kütahya’nın...

Çalışma, Fars platosunun Afrika’dan erken insan göçü için çok önemli bir merkez olarak ortaya çıktığını gösteriyor

29 Mart 2024

29 Mart 2024

60.000 ila 70.000 yıl önce, türümüz Homo sapiens Afrika’dan ayrıldı ve dünya çapında yeni yerleşim alanları bulmaya başladı. 70.000 ila...

İngiltere’nin kutsal adasında bulunan somon omurlarından yapılmış en eski tespih

29 Haziran 2022

29 Haziran 2022

İngiltere’de “Kutsal Ada” (Holy Islands) olarak bilinen Northumberland kıyılarının hemen dışındaki Lindisfarne adasında, arkeologlar İngiltere’de somon omurlarından yapılmış şimdiye kadar...

Danimarka’da türünün tek örneği 1000 yıllık altın küpe bulundu

14 Aralık 2021

14 Aralık 2021

Danimarka’daki bir metal dedektörü, İskandinavya’da daha önce hiç görülmemiş, 11. yüzyıldan kalma, türünün tek örneği bir altın mücevher parçasını ortaya...

İstanbul Saraçhane kazılarında1.500 yıllık gizli yeraltı geçidi ortaya çıkarıldı

16 Mayıs 2023

16 Mayıs 2023

Latin istilası sırasında tahrip olan İstanbul’un Saraçhane semtindeki Aziz Polyeuktos Kilisesi kalıntılarında devam eden kazılarda, 1.500 yıllık bir yeraltı geçidi...

North Yorkshire’da bir evin mutfak zemininin altında bir fincan içerisinde bulunan altın sikkeler açık artırma ile satılıyor

8 Eylül 2022

8 Eylül 2022

Kuzey Yorkshire’daki bir çift, mutfaklarının döşeme tahtalarının altına gömülü 18. yüzyılın başlarından kalma altın sikkeler buldu. Sikkeler, nesiller boyunca Kuzey...

1100 yıl önce Konstantinopolis’i kuşatan Bulgar askerlerine ait amulet bulundu

1 Nisan 2023

1 Nisan 2023

Bulgaristan’da Büyük Çar Simeon zamanından kalma Kiril dilinde bir yazıt taşıyan kurşun plakalı bir amulet keşfedildi. Amulet, Bulgaristan’ın güneyindeki Ivaylovgrad...

2.000 yıllık antik bir “aynalık” Çin’deki aristokrat yaşama ışık tutuyor

18 Mayıs 2022

18 Mayıs 2022

Pekin’deki arkeologlar, Han Hanedanlığı döneminde yüksek soylular tarafından sevilen 2.000 yıllık bir aynalık başarıyla yeniden oluşturdular. Aynalık, öğrencileriyle etkileşime giren...

İskoç tarihinin en önemlisi olarak nitelendirilen 2000 yıllık antik Roma Yolu keşfedildi

3 Kasım 2023

3 Kasım 2023

İskoçya’nın Stirling kenti yakınlarındaki Old Inn Cottage’ın bahçesinde 2000 yıllık bir antik Roma Yolu ortaya çıkarıldı. Site, Stirling şehir merkezinden...

Yeni Çalışma, Kuzey Amerika’daki ilk İngiliz yerleşimcilerin hayatta kalmak için köpekleri yediğini ortaya koyuyor

29 Mayıs 2024

29 Mayıs 2024

Yeni bir araştırmaya göre, Kuzey Amerika’ya gelen ilk İngiliz yerleşimciler, kıtlık döneminde hayatta kalmak için yerli köpekleri yediler. Jamestown’daki bir...

İsviçreli amatör arkeolog bir Roma savaş alanı keşfetti

1 Kasım 2021

1 Kasım 2021

Amatör bir arkeoloğun ısrarı sayesinde İsviçre’de bir Roma savaş alanı tespit edildi. İsa’nın doğumundan kısa bir süre önce, Tiefencastel ile...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]