21 November 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Deniz Kavimleri Kimdir?

Karanlık çağın başlangıcı olarak görülen Deniz kavimleri aslında kimdir ve nereden gelmişlerdir? Tarihi belgelerde adları geçer ama çoğunlukla onların kim oldukları hakkında bugün bile çok fazla şey bilinmez.

Geç Bronz Çağı ve Erken Demir Çağı boyunca, Yakın Doğu, Ege, Anadolu, Kuzey Afrika, Kafkaslar, Balkanlar ve Doğu Akdeniz’deki medeniyetler çöktü ve haritadan kayboldu. Peki bu dönem boyunca ne olmuştu? Bu denli büyük bir kargaşa ve çöküşe sebep neydi?

Tarihçiler dönemin şiddetli ve kültürel açıdan yıkıcı olduğuna, Hitit İmparatorluğu’nun , Miken krallıklarının, Kassitlerin, Ugaritlerin, Amorite devletlerinin ve Ege’nin saray ekonomisinin parçalanmasının sona erdiğine inanıyorlar. Gerileme dönemlerine rağmen Yeni Mısır Krallığı, Asur, Fenike ve Elam gibi bazı eyaletler çöküşten sağ çıktı.

Tarihçiler bu dönemi, çöküşün arkasındaki çevresel faktörler, kuraklık, genel bir sistem çökmesi, savaşta teknolojik değişiklikler, ticarette aksama, volkanik bir patlama ve yakalanması zor Deniz İnsanları gibi çeşitli teorilerle “antik tarihin en kötü felaketi” olarak tanımlar.
Deniz İnsanları hakkında neredeyse hiçbir şey bilinmemektedir, varoluşlarının yegane kanıtı seyrek çağdaş kaynaklardan gelmektedir. Bu kanıtlar en iyi ihtimalle yorumlayıcı kaynaklardan gelir ve genellikle bilimsel çevrelerde doğrulukları tartışılır.

Deniz İnsanları’nın, Batı Küçük Asya, Ege, Akdeniz adaları veya Güney Avrupa’dan gelmiş olabilecek bir denizcilik konfederasyonu olduğu öne sürüldü.

“Peuples de la mer” terimi (kelimenin tam anlamıyla “deniz halkları” anlamına gelir) ilk olarak Fransız Mısır bilimci Emmanuel de Rougé tarafından Medinet Habu’da rölyefler okurken uydurulmuş ve 19. yüzyılın sonlarında bağlantılı bir göç teorisi ile daha da popüler hale gelmiştir.


Deniz İnsanlarını tanımlamaya yönelik tarihsel anlatılar, esasen bu dönemden sorumlu olan dokuz antik kültürün adını veren yedi Eski Mısır kaynağından (Hitit kaynaklarından bazı bilgilerle) kaynaklanmaktadır: Denyen, Ekwesh, Lukka, Peleset, Shekelesh, Sherden, Teresh, Tjeker ve Weshesh (diğer medeniyetlerdeki anlatıların ileri önerileri arasında Etrüskler, Truva atları, Filistliler, Mikenliler ve hatta Minoslular yer alır).

Böyle bir kaynak (Tanis Steli II) Nil Deltası’nın Sherden akıncıları tarafından saldırıya uğradığı Ramesses II döneminde bir olaya dikkat çekiyor. Stele üzerindeki bir yazıt: “Kimsenin nasıl savaşacağını bilmediği asi Sherden, denizin ortasından savaş gemilerinde cesurca yelken açarak geldiler, hiçbiri onlara dayanamadı.

III. Ramses (20. Hanedanlığın 2. Firavunu) saltanatından bir anlatı, denizci halkların istila dalgalarını da kaydeder; en ayrıntılı anlatım, III.Ramses’i,1175 civarında “Delta Muharebesi” sırasında işgalciler geri çekilirken III. Ramses’in tasvir edildiği Thebes’teki Medinet Habu morg tapınağında bulunur.

Medinet Habu morg tapınağındaki yazıtta şöyle anlatılmaktadır

“Şimdi adalarında bulunan kuzey ülkeleri vücutlarında titriyordu. Nil’in ağızlarının kanallarına girdiler. Burun delikleri (işlevini yerine getirmesi) durmuştur, arzuları nefesi solumaktır. Majesteleri, onlara karşı bir kasırga gibi, savaş alanında bir koşucu gibi savaşır. Onun dehşeti ve dehşeti bedenlerine işledi; (onlar) alabora olmuş ve yerlerinde ezilmiştir. Kalpleri alındı; ruhları uçup gitti. Silahları denize dağılmış durumda. ”

Mısır belgelerinde adı geçen bu halkın hala kim oldukları ve neden buralara geldikleri hala gizemini korumaktadır. Genelde Mısır belgelerinde Deniz Halkları olarak isimlendirilmiş oldukları için tarihte bu isimle anılmaya devam etmişlerdir.

Anadolu’nun parlak dönemleri onlarla birlikte karanlık bir döneme girmiştir. Karanlık çağın başlangıcı olarak da bilinmektedirler.

Kaynak : Matthew J. Adams,2016, “the philistines and other “sea peoples” in text and archaeology” WF Albright Arkeolojik Araştırma Enstitüsü

Banner
Benzer Yazılar

Dendera Tapınağının İkinci Restorasyon Aşaması Tamamlandı

10 Mart 2021

10 Mart 2021

Tanrıça Hathor’a adanmış olan Dendera Tapınağı kompleksi uzun bir süredir restorasyon görmekteydi. Yukarı Mısır’da bulunan Dendera tapınağı, tanrıça Hathor’a adanmış...

Yeminler Altında Yaşamaya Zorlanan Kral Madduwatta

19 Nisan 2021

19 Nisan 2021

M.Ö. 1700 yılları Anadolu’da Hatti Ülkesi dış güçlerin saldırıları ve iç çekişmeler neticesinde yıkılmak üzere… Bu zaman diliminde irili ufaklı...

Sanatın Müzeye Dönüşmesi mi Yoksa Müze Mimarisinin Sanat Olması mı?

1 Kasım 2020

1 Kasım 2020

Teshima Japonya’nın İç Denizinde , Naoshima ve Shōdoshima adaları arasında bulunan ve Kagawa Eyaletinin bir parçası olan bir adadır ....

Arkeologlar Antik Trakya Kenti Perperikon’da yeni bir tapınak ortaya çıkardılar

17 Ağustos 2022

17 Ağustos 2022

Arkeologlar, Antik Trakya Kenti Perperikon saray tapınak alanının sadece on metre uzaklığında başka bir tapınak keşfettiler. Tapınak keşfini ekip başkanı...

Yeni Arkeogenetik Araştırma Orta Çağ’da Kıta Avrupası’ndan İngiltere’ye Yaşanan Büyük Göç Dalgasını Gösteriyor

21 Eylül 2022

21 Eylül 2022

Roma İmparatorluğu’nun İngiltere topraklarını terk etmesi sonrası bölgeye Kıta Avrupası’ndan özellikle Hollanda, Almanya ve Danimarka da dahil olmak üzere Kuzey...

Mezopotamya’da 4500 yıl önce ortaya çıkan melez hayvan: Kunga

17 Ocak 2022

17 Ocak 2022

Medeni Dünya’nın temel taşlarının atıldığı Mezopotamya’da bilinen ilk biyomühendislik çalışmanın ürünü Kunga adı verilen melez eşek olduğu açıklandı. Bir genomik...

Madavans Mağaraları Dünyaya Tanıtılacak

6 Nisan 2021

6 Nisan 2021

Bitlis kent merkezine 65 km. uzaklıkta bulunan Ahlat, Selçuklu dönemine ait her biri sanat eseri niteliğindeki mezar taşları ile tanınmaktadır....

Konuşma Dilinin Kayıp Halkası Bulundu mu?

21 Mayıs 2021

21 Mayıs 2021

İnsan, konuşan bir varlıktır. Konuşma dili sayesinde evrimini hızlandırmıştır. İnsanın, konuşma ile diğer canlı varlıklar arasında sivrilmesini sağlamıştır. Peki, konuşma...

Adıyaman’da 1.500 Yıllık Kaya Mezar Tesadüfen Bulundu

22 Nisan 2021

22 Nisan 2021

İş makinesinin geçişi sırasında oluşan göçükte ilk incelemelere göre M. S. 500 yılından kalma kaya mezar içinde iskeletler bulundu. Adıyaman...

5 bin 600 yıllık elit evlerin çıkarıldığı Arslantepe Höyük kazıları başlıyor

9 Ağustos 2022

9 Ağustos 2022

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Arslantepe Höyük, 2022 kazı sezonuna başlıyor. Geçtiğimiz kazılarda M. Ö. 3600 yıllarına ait elit...

Tarih öncesi insanlar mezar taşı yerine kaya kristalleri kullandılar

16 Ağustos 2022

16 Ağustos 2022

İnsan, kaybettiği yakınlarını toprağa verdikten sonra mezar yerinin kaybolmaması için işaretler koyar. Her kültürde farklı sembol ve materyalin kullanıldığı mezar...

Troya kazıları ile Schliemann’ın verdiği zararlar giderilmeye çalışılacak

7 Ağustos 2021

7 Ağustos 2021

Anadolu’nun en ünlü antik kenti Troya… Dönemin zenginliği ile göz kamaştıran en güçlü kenti… Homeros’un yazdığı İlyada eserinde geçen ünlü...

Anadolu insanı kuraklık ve iklim değişikliğine uyum sağlıyordu. Ancak, salgın, deprem ve savaşlar bu uyumu bozuyordu.

28 Haziran 2022

28 Haziran 2022

Anadolu coğrafyası, kuraklık ve iklim değişikliğinin getirdiği zorluklar ile sürekli savaşmak zorunda kalmıştır. Kuraklık, Hattiler, Hititler, Frigler ve daha birçok...

Kuzeydoğu Fransa’da keşfedilen Geç Antik Çağ nekropolü

5 Kasım 2022

5 Kasım 2022

Inrap arkeologları, kuzeydoğu Fransa’daki Sainte-Marie-aux-Chênes’te MS 5. yüzyılın sonlarına tarihlenen Geç Antik Çağ nekropolü ortaya çıkardılar. Antik bir yol üzerinde...

Çatalca Kaleiçi Tarihi Surları Restorasyonunda Ytong Tartışması

26 Eylül 2021

26 Eylül 2021

İstanbul’un Çatalca ilçesinde yer alan Kaleiçi Tarihi Surları restorasyonunda ytong adı verilen inşaat malzemesi kullanıldığına dair iddialar tartışmaları beraberinde getirdi....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]