16 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Arkeologlar İnsan Göçünün Tarihini Yeniden Yazabilirler “115.000 Yıllık Ayak İzi”

Suudi Arabistan’ın kuzeyindeki eski bir göl yatağının kavrulmuş tortusuna basılmış yedi ayak izi, insanların 115.000 yıl önce bölgede varlığına tanıklık edebilir .

Nefud Çölü’nü tarayan arkeologlar, soyu tükenmiş dev filler, develer, bufalo ve modern atların ataları gibi hayvanların geçmiş su kütlesinin çamurunda bıraktığı 376 ayak izini incelerken insan ayak izlenimlerini fark ettiler.

Sciense Advences dergisinde yayınlanan yeni bir analiz , anatomik olarak modern insanların 112.000 ila 121.000 yıl önce yedi ayak izini yarattığını savunuyor.

Bruce Bower teyit edilirse, bu ayak izleri Arap Yarımadası’nda şimdiye kadar bulunan en eski Homo sapiens izleri olacaktır , diyor. Bölgedeki en eski insan izleri en az 86.000 yıl öncesine dayanıyor.

Suudi Arabistan’ın başka yerlerinde araştırmacılar, yaklaşık 125.000 yıl öncesine tarihlenen Afrikalı Homo sapiens’in yaptığı gibi taş aletler buldular, bu da yeni keşfedilen ayak izlerinin insanlar tarafından yapılmış olma olasılığını artırdı .

Alathar sitesinde bulunan fil ve deve izleri (Stewart ve diğerleri, 2020)

Almanya, Jena’daki Max Planck Kimyasal Ekoloji Enstitüsü’nden biyolog Mathew Stewart ve meslektaşları, antik Homo sapiens gruplarının Alathar (Alathar-iz anlamına gelmektedir) olarak bilinen bölgeyi büyük olasılıkla bir sulama deliği ve çevredeki otlaklarda yiyecek aramak için bir yer olarak kullandığını söylüyor. Tortu analizleri, eski insanların bölgenin nehirleri ve gölleri küçülürken kurak bir dönem sırasında göle ulaştığını gösteriyor.

Sitede aynı döneme tarihlenen diğer buluntular arasında 107 deve ayak izi ve 43 fil ayak izi bulunmaktadır.  Ayak izi taşıyan tortulardan aşınan fosiller arasında fil kalıntıları ve oriks adı verilen büyük ceylanlar vardı, ancak insanlar yoktu.

İnsanlar gölde avlanmış olsalar da, araştırmacılar hiçbir taş alet veya kasap izi taşıyan hayvan kemikleri bulamadılar. Araştırmacılar, antik insanların muhtemelen bölgedeki fil sürülerini veya diğer canlıları takip ederken Alathar’da kısa bir süre durduklarını söylüyorlar.

Arkeolojik veriler , Arabistan’daki geç Pleistosen Homo’nun oldukça hareketli olduğunu ve orta Pleistosen öncüllerinden daha Arabistan yarımadasının içlerine daha derin nüfuz ettiğini göstermektedir

Makale ilginizi çektiyse daha detaylı okumak için https://advances.sciencemag.org/content/6/38/eaba8940 adresini ziyaret edebilirsiniz.

Banner
Benzer Yazılar

Kaçakçılar Roma Antik Kentini Tarumar Ettiler

19 Nisan 2021

19 Nisan 2021

Anadolu’nun eşsiz kültürel değerlerini heba eden kaçakçılar bu seferde Antalya’nın Manavgat ilçesindeki Hisarcıklı Kalesi bölgesinde bulunan Roma döneminden kalma antik...

İskoçya’nın Highlands bataklığında keşfedilen en eski tartan

2 Nisan 2023

2 Nisan 2023

Yeni araştırmalara göre, İskoç Yaylaları’ndaki bir bataklıkta keşfedilen bir kumaş parçası, şimdiye kadar keşfedilen en eski geleneksel tartan olabilir. 1980’lerin...

İspanya’da Müslümanlara ait 8yy. Mezarlığı Keşfedildi

20 Kasım 2020

20 Kasım 2020

Yol çalışmaları sırasında işçiler eski bir İslami mezarlık alanı keşfettiler. İspanya’da bulunan bu mezarlığın İslam dininin burada yayılması hakkında daha...

Çin’in Hebei bölgesinde antik şaraphane alanı ortaya çıkarıldı

6 Ocak 2022

6 Ocak 2022

Kuzey Çin’in Hebei bölgesinde, Ming Hanedanı sonlarına ve erken Qing Hanedanlıklarına kadar uzanan eski bir şaraphane ortaya çıkarıldı. 2021 yılının...

Çatalhöyük kazılarında 8 bin 600 yıllık dünyanın en eski ekmeği keşfedildi

5 Mart 2024

5 Mart 2024

Neolitik dönemin ilk kentleşme alanlarından biri olan Çatalhöyük’te yapılan kazılarda 8 bin 600 yıllık “ekmek” keşfedildi. Uzmanlar, ekmeğin dünyanın bilinen...

Kleopatra’nın Mezarı Bulundu mu?

2 Şubat 2021

2 Şubat 2021

Kadim medeniyetlerde az da olsa güçlü kadın yöneticiler olmuştur. Bu güçlü yönetici kadınlardan birisi de, Mısır’ın son Kraliçesi Kleopatra‘dır. Mısır’ın...

3000 yıllık çömlek üzerinde nadir Kenan yazıt bulundu

14 Aralık 2023

14 Aralık 2023

Geçtiğimiz yıllarda İsrail’de ortaya çıkarılan birçok parçaya ayrılmış çömlek uzmanlar tarafından birleştirildi. 3000 yıl sonra tekrar tümlenen çömlek üzerinde şimdiye...

5.000 Yıllık Hafıza Taşları: Ürdün’de Anlamı Hâlâ Çözülemeyen Tören Kompleksi Keşfedildi

7 Ağustos 2025

7 Ağustos 2025

Madaba yakınlarında yer alan Murayghat’ta, yapı taşlarıyla değil, ritüelleriyle inşa edilmiş bir tören kompleks alanı gün yüzüne çıkıyor. Ürdün’ün Murayghat...

Perre kazılarında medusa başlıklı askeri madalya ortaya çıkarıldı

5 Ekim 2022

5 Ekim 2022

Adıyaman’da bulunan Perre Antik Kenti’nde devam eden kazılarda medusa başlıklı askeri madalya ortaya çıkarıldı. 20 yıldan bu yana devam eden...

Van’da Moğol İlhanlı Hükümdarı Hülagü Han’ın yazlık sarayının kalıntılarına ulaşıldı

7 Temmuz 2022

7 Temmuz 2022

Türk ve Moğolistanlı bilim insanlarından oluşan arkeoloji çalışma ekibi, Van’ın Çaldıran ilçesinde 1260’lı yıllarda Moğol İlhanlı Devleti hükümdarı Hülagü Han’ın...

Antik Dacia sfenksindeki ‘gizemli’ yazıt deşifre edildi

4 Ocak 2024

4 Ocak 2024

19. yüzyılın başlarında keşfedilen bronz Dacia sfenks heykelinin üzerindeki yazıtın gizemi tam bir asır geçtikten sonra çözüldü. Üçüncü yüzyıla tarihlenen...

Mezopotamya’da 4500 yıl önce ortaya çıkan melez hayvan: Kunga

17 Ocak 2022

17 Ocak 2022

Medeni Dünya’nın temel taşlarının atıldığı Mezopotamya’da bilinen ilk biyomühendislik çalışmanın ürünü Kunga adı verilen melez eşek olduğu açıklandı. Bir genomik...

Antik Şehir Pompei’nin Laneti

15 Ekim 2020

15 Ekim 2020

Kanadalı bir kadın, Pompeii’den çaldığı eserleri 15 yıl sonra ait oldukları yere geri gönderdi. Direktör Prof. Massimo Osanna Pompeii Arkeoloji...

2 bin yıllık Gizemli Kadın mumyasında boğaz kanseri tespit edildi

22 Temmuz 2022

22 Temmuz 2022

M. Ö. Birinci yüzyılda ölen Gizemli Kadın mumyası üzerinde yapılan analizlerde kadının boğaz ya da burun kanserine yakalanmış olduğu tespit...

Kibyra Antik Kentinde Yeni Keşifler

27 Kasım 2020

27 Kasım 2020

Burdur ilindeki Kibyra antik kentinde ait iki tanrı heykeli ortaya çıkarıldı. Kibyra (veya Cibyra Magna), MÖ ikinci yüzyılda dört şehir...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]